8 Temmuz 2018 tarihinde Tekirdağ’ın Çorlu ilçesinin Sarılar köyü yakınlarında meydana gelen tren faciasında, 7’si çocuk 25 kişi hayatını kaybetmiş, 300’den fazla kişi yaralanmıştı. Faciadan 6 yıl sonra ailelerin adalet arayışı sonuç verdi ve Çorlu 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada 4 sanığa bilinçli taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olma suçundan, 5 sanığa ise taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olma suçundan hapis cezası verildi. Bununla birlikte 4 sanık beraat etti. Faciada rol oynadıkları belirlenen şüpheliler ise ağır hapis cezalarına çarptırıldı.
Mısra Öz adlı bir kadının 9 yaşındaki oğlu Oğuz Arda Sel’i kaybetmesi üzerine başlayan adalet arayışı, umut verici sonuçlar doğurdu ancak tam anlamıyla tatmin edici olmadı. Ulaştırma Bakanlığı’nın sorumluluğu ve dönemin TCDD Genel Müdürü İsa Apaydın’ın hesap vermemesi eleştirilere neden oldu. Öz, adaletin eşit şekilde sağlanamadığını ve sorumlu olanların hesap vermesi gerektiğini savundu. Faciadan sorumlu kişilerin cezalandırılmamış olmasının kamu çalışanlarına yanlış mesajlar gönderdiğini vurguladı.
Öz, adaletin eksik kaldığını ve sorumluların hala hesap vermediğini belirterek, toplumun yaşanan faciaları unutmamak gerektiğini ifade etti. Faciada hayatını kaybedenler için düzenlenecek anma etkinlikleriyle unutulmamaları ve sorumluların yargılanması gerektiğine işaret etti. Öz, yarım kalan acının ve mücadelenin devam ettiğini, cezasızlık politikalarının ise daha fazla ölüme sebep olabileceğine dikkat çekti.
Çorlu Tren Katliamı, ülke genelinde acı bir iz bırakmış ve adalet arayışını beraberinde getirmiştir. Faciada hayatını kaybedenlerin anısına düzenlenecek etkinlikler, toplumda bu tür olayların yaşanmaması ve sorumluların hesap vermesi gerektiği konusunda farkındalık oluşturmayı amaçlamaktadır. Mağdurların yakınları tarafından yürütülen mücadele ve adalet arayışı, benzer trajedilerin yaşanmaması adına önemli bir adım olarak değerlendirilmelidir.