Küresel piyasalardaki gelişmeler, tarife restleşmeleri sonrası oluşan satış baskılarının ardından müzakere iyimserliklerinin öne çıkması ile karışık bir seyir izlemekte. Bu durum, yatırımcılar için belirsizliği artıran bir atmosfer yaratıyor. Özellikle Avrupa borsalarında alıcıların öne çıktığı gözlemleniyor. Bunun yanında, ABD’ye yönelik tarifelere dair müzakere adımlarına ilişkin gelen haber akışları da yatırımcıların dikkatini çekiyor.
AB KOMİSYONU BAŞKANINDAN MÜZAKERE AÇIKLAMASI
Dün, Avrupa Birliği (AB) Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, müzakerelere dair önemli açıklamalarda bulundu. Von der Leyen, ABD ile tarifeleri müzakere etmek istediklerini belirtirken, bu müzakerelerin başarılı olmaması halinde karşı tedbirler uygulamaya hazır olduklarının altını çizdi. AB’nin ABD ile var olan sorunları gidermek üzere müzakere etmeye istekli olduğunu vurgulayan Leyen, ABD’ye endüstriyel mallar için “sıfıra sıfır” tarifeler önerdiklerini ifade etti.
Von der Leyen, Avrupa’nın iyi bir anlaşmaya her zaman açık olduğunu da sözlerine ekledi. Bununla birlikte, “Karşı önlemlerle yanıt vermeye ve çıkarlarımızı korumaya da hazırız.” diyerek, AB’nin ticaretin yeniden yönlenmesi yoluyla dolaylı etkilere karşı kendisini korumak için yeni kurulacak İthalat Gözetim Görev Gücü’nü oluşturacağını belirtti.
AB Komisyonu Ticaretten Sorumlu Üyesi Maros Sefcovic de ABD’nin uygulamaya koyduğu tarifeleri müzakere etmek istediklerini vurguladı. Sefcovic, AB üyesi ülkelerin ticaret bakanlarının Lüksemburg’da gerçekleştirdiği toplantının ardından yaptığı açıklamada, “En önemli ortağımız olan ABD ile ticaret durumu zor bir noktada. Tarifeler, AB’nin ABD’ye 380 milyar avro değerindeki ihracatını etkiliyor.” dedi.
Sefcovic, ABD’nin tarifeleri taktiksel bir adım olarak değil, düzeltici bir önlem olarak gördüğünü ifade ederek, “Amerikalı ortaklarımız hazır olduğunda müzakere masasına oturmaya hazırız.” şeklinde konuştu. Bu durumda analistler, AB tarafının ortaya koyduğu müzakere odaklı tavrın ticaret savaşlarının şiddetlenebileceği konusundaki endişeleri azaltabileceğini belirtiyorlar. Ayrıca, AB ve ABD arasındaki görüşmelere dair gelişmelerin yatırımcıların odağında olduğunu ifade ediyorlar.
Sonuç olarak, dünya genelindeki piyasalardaki bu gelişmeler, yatırımcılar için önemli bir belirsizlik ortamı yaratmakta ve Avrupa borsalarındaki alım satım işlemlerini doğrudan etkilemektedir. Müzakere süreçlerinin nasıl ilerleyeceği, piyasalardaki trendleri belirleyeceği gibi, iş yapma şekilleri ve ticaret hacimleri üzerinde de önemli etkiler yaratacaktır.