ABD Başkanı Joe Biden, İngiltere Başbakanı Keir Starmer ile yapmış olduğu görüşmede, Rusya’ya karşı sert açıklamalarda bulunarak, Ukrayna’ya desteklerini dile getirmiştir. Beyaz Saray’daki buluşmada, ikili, Rusya-Ukrayna savaşı, Orta Doğu’daki durum ve Hint-Pasifik bölgesindeki konuları ele almışlardır. Biden, Ukrayna’ya verilen uzun menzilli füze desteğini vurgulayarak, Rusya’nın sınırlarını zorlamasına karşı gerekli önlemleri alacaklarını belirtmiştir. Ayrıca, Putin’in savaştan galip çıkmayacağını ve Ukrayna’nın kazanacağını ifade etmiştir.
Görüşme öncesinde yapılan açıklamada, Biden, “Ukrayna kendisini Rusya’nın saldırganlığına karşı korumaya çalışırken ABD de İngiltere ile birlikte Ukrayna’ya destek verdi.” demiş ve Putin’in olası çatışma tehditlerine karşı sert bir tavır sergilemiştir. İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırıları da ele alınan konular arasında yer almıştır. Biden, Hamas’ın elindeki esirlerin serbest bırakılması ve Gazze’ye yardımların artırılması için acil bir ateşkesin sağlanması gerektiğini belirtmiştir. Ayrıca, Hint-Pasifik bölgesindeki durumu da görüşen liderler, Çin’in bölgedeki faaliyetlerine karşı müttefikleriyle işbirliği yapacaklarını vurgulamışlardır.
Biden’ın Rusya’ya karşı sert tavrı ve Ukrayna’ya verdiği destek, ABD’nin dış politikasındaki belirleyici bir adım olarak değerlendirilebilir. Putin’in tehditlerine karşı net bir tutum sergileyen Biden, müttefiki İngiltere ile birlikte Ukrayna’nın yanında olduklarını açıkça ifade etmiştir. Ateşkes çağrısı yapan Biden, Orta Doğu’daki krizin çözümü için uluslararası işbirliğinin önemine vurgu yapmıştır. Hint-Pasifik bölgesindeki durumu ele alırken, Çin’in bölgedeki faaliyetlerine karşı da tedbirli olacaklarını belirtmiştir.
Gazze’deki saldırılar ve Hint-Pasifik bölgesindeki gelişmeler, ABD ve İngiltere’nin dış politikasında önemli bir yer tutmaktadır. Biden’ın Putin’e karşı sert söylemleri, uluslararası ilişkilerde yeni bir dönemin başladığının habercisi olabilir. ABD ve İngiltere’nin ortak açıklamaları, güçlü bir işbirliği ve dayanışma içinde olduklarını göstermektedir. Sonuç olarak, Biden ve Starmer arasındaki görüşme, küresel düzeydeki krizlere karşı ortak bir yaklaşım benimsemiş ve uluslararası arenada güçlü bir duruş sergilemişlerdir.