İran ordusunun İsrail’e insansız hava araçları ve füzelerle düzenlediği saldırılar, büyük tartışmaları beraberinde getirdi. Bu saldırının planlı olduğunu iddia edenler olduğu gibi saldırı öncesi bilgi sızdırıldığını dile getirenler de bulunmaktadır. ABD merkezli Wall Street Journal gazetesi, saldırıyla ilgili bilgilerin ABD ve bazı Arap ülkeleri tarafından İsrail’e iletilmiş olabileceğini iddia etti. Tel Aviv yönetiminin, ortaklarıyla işbirliği yaparak İran’ın en kötü saldırılarını savuşturduğu belirtilmiştir. Bu durumun Orta Doğu ve çevresindeki güçler üzerinde ciddi etkileri olabileceği üzerinde durulmuştur.
Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri gibi bölge ülkelerinin, İran’ın İsrail’e saldırı planlarını gizlice ABD’ye bildirdiği ifade edilmiştir. Analizlere göre, bu ülkeler İsrail’le istihbarat paylaşmış, hava sahalarını savaş uçaklarına açmış ve radar verilerini aktarmıştır. İran tarafından fırlatılan insansız hava araçları ve füzelerin İsrail hava sahasına ulaşamadan imha edildiği belirtilmiştir.
CNN tarafından da ele alınan bir diğer iddiaya göre, İran’ın İsrail’e saldırısının “şovu en üst düzeyde yapmak için kayıpları en aza indirecek şekilde planlandığı” söylenmiştir. Operasyonun dikkat çekici bir şekilde planlandığı ve başarısızlıkla sonuçlanacak gibi görünen bir operasyon olduğu aktarılmıştır. İHA’ların düşürülmesinde Amerikan, İngiliz ve Ürdün savaş uçaklarının önemli bir rol oynadığı belirtilmiştir.
Cumartesi günü gerçekleşen İran’ın İsrail’e saldırısında Tahran’ın 170’ten fazla patlayıcı yüklü insansız hava aracı, yaklaşık 120 balistik füze ve 30 seyir füzesi fırlattığı ifade edilmiştir. Ancak, İsrail’in gelişmiş hava savunma sistemi ve diğer Batılı ve Arap ortakların sağladığı yardımlar sayesinde bu saldırı etkisiz hale getirilmiştir. İran’ın operasyonunun şov amaçlı olabileceği ve kayıpları en aza indirmek için planlandığı yorumları yapılmıştır. Uzmanlar bu saldırının Orta Doğu’daki dengeyi değiştirebilecek önemde olduğu konusunda uyarılarda bulunmuşlardır.