2024 ABD seçimlerine yaklaşık 8 ay var. Yukarıdaki metinde, ikinci kez Donald Trump ve Joe Biden’ın kıran kırana bir yarış içinde olacağı öngörülmekte. Biden’ın hızla zihinsel yetilerini kaybettiği, Trump’ın ise çeşitli suçlamalarla karşı karşıya olduğu belirtiliyor. Uluslararası sistemin liderlik konusunda zorlandığı vurgulanıyor. Avrupa’da De Gaulle ve Churchill gibi liderlerin ardından Macron ve Boris Johnson’ın geldiği, ABD’nin ise Trump ve Biden dışında liderlik potansiyeli üretememesinin önemli bir sorun olduğuna değiniliyor.
Trump döneminde ABD’nin Rusya ve Çin karşısında bir denge oluşturmaya çalıştığına dikkat çekiliyor. Ancak Biden’ın ise Rusya’yı zayıflatıp yıpratmak için Ukrayna ile ilişkileri kullanabileceği ve Çin’e karşı da sert önlemler alacağı öngörülüyor. Avrupa’nın da uzun süren savaşlardan zarar gördüğü ve bu durumun ekonomik ve stratejik dengeleri etkilediği belirtiliyor.
Rusya’nın Batı’ya karşı öfkeli olduğu ve Putin’in ABD ve NATO’nun genişleme politikalarından rahatsızlık duyduğu vurgulanıyor. Putin’in Rusya’yı çevrelemeye çalışan bir stratejiyle hareket ettiği, ancak batı destekli Neo-Nazilerin Ukrayna’da yükselişinin Batı için büyük bir çelişki teşkil ettiği belirtiliyor. Avrupa Birliği’nin Ukrayna’ya destek verme konusunda kararlı olduğu ve savaşın uzatılmasını desteklediği ifade ediliyor.
Batı’daki halkların liderlerinden farklı düşündüğüne ve bu durumun protestolarla açıkça ortaya konduğuna dikkat çekiliyor. Örneğin İsrail-Hamas savaşı sırasında halkların sivil kayıpları protesto ettiği belirtiliyor. ABD’nin Asya ve Uzak Doğu’da dörtlü bir yapı oluşturarak Çin’in büyümesine karşı hamleler yaptığı ifade ediliyor. Ancak, ABD’nin dünya liderliğindeki gücünün azaldığı ve sistemin bunu uzun süre kabul etmeyeceği vurgulanıyor.