Suriye’deki iç savaşın ardından terör örgütü PKK’nın uzantısı olan PYD-YPG, ülkenin kuzeyini ve kuzeydoğusunu işgal etti. Türkiye sınırındaki bölgeler, Şırnak’ın Cizre ilçesinden başlayarak Nusaybin, Kızıltepe, Derik, Ceylanpınar, Akçakale, Suruç, Kilis, Hatay’a kadar birçok bölge, terör örgütünün kontrolü altında bulunuyor. Türkiye, bu tehdidi önlemek amacıyla Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı, Pençe Kılıç, Barış Pınarı harekatları düzenledi ve terör örgütünün genişlemesini engelledi.
Terör örgütü SDG, IŞİD bahanesiyle Batılı güçlerden destek alarak bölgede güç kazandı. Pentagon, her yıl milyonlarca dolar bütçe ayırırken, binlerce tır ağır silah ve mühimmat yardımı yapıldı. Terör örgütü, IŞİD’in zayıflatılmasının ardından özerk bölgeler oluşturarak kontrol sağlamaya çalıştı. Doğu Suriye Özerk Yönetimi 11 Haziran’da seçim kararı aldı ve 7 bölgede yerel seçim yapılacağını duyurdu. 6’sı büyükşehir, 40’ı şehir ve 105 kasabada oy kullanacak 3 milyon sivil bulunuyor.
Seçimlere 30 parti katılacak ve bölgedeki mülteci göçmenler de oy kullanacak. Ancak Suriye Kürt Ulusal Konseyi, seçim kararını boykot edeceklerini açıkladı. ABD ise bu seçimlere ilişkin şartların uygun olmadığını düşündüklerini belirtti. ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcü Yardımcısı, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin belirlediği ölçütleri sağlayacak bir seçim için şu anki şartların uygun olmadığını ifade etti. Bu mesajı Suriye’nin kuzeydoğusundaki aktörlere ilettiklerini vurguladı.
Sonuç olarak, Suriye’de terör örgütü PKK’nın uzantısı PYD-YPG’nin kontrolü altında bulunan bölgelerde yapılacak seçime ABD ve Suriye Kürt Ulusal Konseyi olumsuz yaklaşırken, Türkiye ise terör örgütüne karşı Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı, Pençe Kılıç, Barış Pınarı harekatları ile önlem almıştır. Seçim öncesinde tansiyon yükselirken, bölgedeki siyasi belirsizlik ve çatışmalar devam etmektedir.