Avrupa Merkez Bankası (ECB) Başkanı Christine Lagarde, Avrupa Birliği’nin (AB) Amerika Birleşik Devletleri’nden (ABD) gelebilecek yeni gümrük tariflerine doğrudan bir yanıt vermek yerine, bu konunun karşı tarafla istişare edilmesi gerektiği vurgusunu yaptı. Lagarde, Financial Times gazetesiyle yaptığı mülakatta, ABD’nin o dönemdeki Başkanı Donald Trump’ın, Çin ve bazı diğer ülkelerden gelen ürün ve hizmetlere uygulamayı planladığı gümrük vergileri üzerine değerlendirmelerde bulundu.
Trump’ın önerdiği tarifelerin kapsamının net olmadığını ifade eden Lagarde, “Bu, netleştirmek için gerçekten ilginç bir alan. Geniş ve ayrım gözetmeyen tarifeler belirli etkiler yaratırken, çok seçici ve hedefli tarifeler ise farklı bir etki yaratacaktır” dedi. Lagarde, Avrupa’ya yönelik potansiyel gümrük tarifelerinin oranlarının yüzde 10 ile 20 arasında değişmesine dikkat çekerek, bu durumu Trump’ın müzakere yönteminin bir işareti olarak değerlendirdi. “Bir aralık belirlemeniz, istişareye açık olduğunuzu gösterir,” ifadesini kullandı.
ALTERNATİF ARIYORLAR
Lagarde, Avrupa Komisyonu’nun söz konusu gelişmelere hazırlık yaptığını ifade ederek, “ABD’den belirli ürünler satın almayı teklif edebiliriz ve masaya oturup nasıl birlikte çalışabileceğimizi görebiliriz. Bu, hiç kimsenin gerçek anlamda kazanmaması muhtemel bir misilleme sürecine girmekten daha iyi bir senaryo,” şeklinde konuştu. Olası bir ticaret savaşının sadece ABD ve AB ekonomilerini değil, tüm dünyayı etkileyeceğine dikkat çekti.
Lagarde, Avrupa’nın ABD’den daha fazla sıvılaştırılmış doğalgaz alma potansiyeli gibi alternatifler üzerinde durabileceğini belirterek, Avrupa’da üretemedikleri savunma ürünleri açısından da satın alım yapma imkanı bulunduğuna dikkat çekti. ABD’nin Çin’e yönelik olası gümrük tarifleriyle birlikte küresel ekonomi üzerinde bir parçalanma ve belirsizlik tehlikesinin ortaya çıkacağını ifade eden Lagarde, “Ayrışım süreci, yeni ABD hükümetinin niyeti gibi görünüyor. Burada önemli olan soru, bu ayrışımın düzenli mi yoksa düzensiz mi olacağıdır,” dedi.
Lagarde, ayrıca Avrupa Komisyonu’nun riskten kaçınma çabalarının ve ABD Hazine Bakanlığı’nın mevcut yönetimi altında aynı hedefe odaklanma çabalarının olduğunu vurgulayarak, “Ancak, Çin’den gelen ürünlere yüzde 60 gümrük vergisi uygulanacağına dair yapılan açıklamalar, gerçekten riskten kurtulma çabası olarak değerlendirilemez,” şeklinde konuştu. Lagarde, geçmişte Trump için kullandığı “Avrupa için bir tehdittir” yorumunun öngörülü bir değerlendirme olduğunu aktardı.
Son olarak, Lagarde, ABD ile Avrupa ekonomileri arasındaki farkın son 30 yılda giderek açıldığına değinerek, “Evet, bu fark son 30 yılda büyüdü ve 30 yıldır krizde olduğumuzu söyleyebilirsiniz. Ancak bu durum böyle değil. İlk bilişim devriminin dönüştürücü etkisini kaçırdık, 1990’larda ABD buna ayak uydurmayı başardı ve biz de belirli alanlarda rekabet gücümüzü kaybettik,” diyerek değerlendirmelerini tamamladı.
