Anayasa Mahkemesi, Adalet ve Özgürlük Partisi’nin hukuki varlığının sona erdiğine karar verdi. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, partinin ilk büyük kongresini süresinde yapmadığı ve zorunlu organlarını oluşturmadığı gerekçesiyle partinin kendiliğinden dağılması için Anayasa Mahkemesine dava açtı. Resmi Gazete’de yayınlanan karara göre, partiden savunma istendi ancak süresinde savunma verilmedi. Anayasa Mahkemesi dosyayı inceledikten sonra, Siyasi Partiler Kanunu’nun 121. maddesi ve Türk Medeni Kanunu’nun 87. maddesi uyarınca partinin dağılmış sayılarak hukuki varlığının sona ermesine karar verdi.
Kararın ardından, partinin tüm mallarının Hazine’ye devredilmesine karar verildi. Bu durum, partinin artık resmi olarak faaliyet gösteremeyeceği anlamına gelmektedir. Adalet ve Özgürlük Partisi’nin siyasi geleceği belirsizliğini korurken, mal varlığının Hazine’ye devredilmesi de dikkat çeken bir detay oldu. Kararın yankıları, partinin destekçileri ve kamuoyu tarafından merakla bekleniyor.
Adalet ve Özgürlük Partisi’nin kapanması, Türk siyasetinde önemli bir dönemeç olarak kabul ediliyor. Partinin kuruluşundan bu yana geçirdiği süreç, sonuç olarak hukuki varlığının sona ermesiyle son bulmuş oldu. Parti tüzüğüne uygun hareket etmeyerek, yasal yükümlülüklerini yerine getirmeyen parti yönetimi, Adalet ve Özgürlük Partisi’nin kendi kendine dağılmasına neden oldu.
Anayasa Mahkemesi’nin kararı, siyasetteki dengeleri değiştirebilecek nitelikte. Partinin kapatılması, Türk siyasetinde yeni bir boşluk yaratabilir ve partinin destekçileri arasında derin hayal kırıklığına yol açabilir. Öte yandan, Hazine’ye devredilen mal varlığının nasıl değerlendirileceği ve bu sürecin nasıl işleyeceği de merak konusu.
Kararın Resmi Gazete’de yer almasıyla birlikte, Adalet ve Özgürlük Partisi’nin artık siyasi arenada aktif bir rol oynamayacağı kesinlik kazanmış oldu. Partinin kapanması, Türk siyasetinde bir dönemin sonunu işaret ederken, bundan sonraki süreçte siyasi partilerin yasalara uygun hareket etmeleri ve gereken yükümlülükleri yerine getirmeleri önem arz etmektedir. Adalet ve Özgürlük Partisi’nin kapanmasıyla siyasette yeni bir sayfa açılırken, partinin destekçileri ve üyeleri de yeni bir yol haritası çizme ihtiyacı hissedebilirler.
