Türkiye Cumhuriyeti’nin değişim yıllarına yön veren önemli isimlerinden biri olan Adnan Menderes, 27 Mayıs 1960 darbesi sonrası yaşadığı trajik ölümle siyasi tarihimizde unutulmaz bir figür haline gelmiştir. Menderes, 1899 yılında Aydın’da dünyaya gelmiş ve Yunan işgali sırasında Ay-Yıldız direniş örgütünde aktif rol almıştır. Kurtuluş Savaşı’ndaki başarılı performansı ile ödüllendirilen Menderes, Atatürk’le de tanışma fırsatı bulmuş ve siyasi kariyerine ilk adımlarını atmıştır. 1931 seçimlerinde milletvekili seçilen Menderes, Ankara Hukuk Fakültesi’ni tamamlamıştır.
Adnan Menderes, 7 Ocak 1946’da Demokrat Parti’yi kurmuş ve dört yıl sonra gerçekleşen seçimlerde partisini iktidara taşıyarak Türkiye’nin başbakanı olmuştur. 14 Mayıs 1950 seçimlerinde tarihi bir oy oranı elde eden Menderes, ülkeyi 10 yıl sürecek olan Demokrat Parti iktidarına taşımıştır. Sanayi atılımları ve tarım alanında yaşanan gelişmelerle Türkiye ekonomisinin ivme kazandığı bu dönemde, Menderes, halkın gözünde önemli bir lider haline gelmiştir.
Menderes döneminde Türk dış politikasında da önemli adımlar atılmıştır. Türkiye’nin Kore’ye asker göndermesi ve NATO üyeliği gibi kararlar, Menderes’in liderliğinde gerçekleşmiştir. Ancak Kıbrıs meselesi, Menderes’in iktidar yıllarında önemli bir sorun haline gelmiştir. Kıbrıslı Rumların Türklere yönelik saldırıları ve EOKA örgütünün faaliyetleri sonucunda ülkede tansiyon yükselmiş ve hükümet ek tedbirler almıştır.
1959 yılında yaşadığı hava muhalefeti nedeniyle kaza sonucunda uçağı düşen Menderes, kazadan sağ kurtulmuş ancak 14 kişi hayatını kaybetmiştir. Bu olaydan sonra Menderes, Kıbrıs Türklüğünün davasını savunmak için çaba sarf etmiştir. Ancak 27 Mayıs 1960’ta gerçekleşen darbe sonrası idam edilmiştir. Yargı süreci Yassıada’da devam etmiş ve Menderes’in idamına karar verilmiştir. Ancak 1990 yılında TBMM tarafından kabul edilen kanunla, Menderes ve arkadaşlarının itibarı iade edilmiş ve Menderes’in naaşı İstanbul Vatan Caddesi’nde bir anıt mezara taşınmıştır. Adnan Menderes, Türkiye’nin demokratikleşme sürecinde önemli bir rol oynamış ve siyasi tarihimizin önemli bir figürü olarak hafızalarda yaşamaya devam etmektedir.