İstanbul’da bulunan 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde gerçekleşen duruşma, Adnan Oktar ve 6 sanık ile başladı. Oktar, Van’daki cezaevinde bulunmasına rağmen duruşmaya Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) üzerinden bağlanırken, sanıklardan biri daha önceden tutuklu bulunduğu cezaevinden duruşmaya katıldı. Adnan Oktar, iddianameyi okuyamadığını öne sürerek, mahkeme başkanının okumasının ardından savunma yapacağını söyledi. Oktar, suçlamaları kabul etmediğini ve A9 televizyonunda yaptıkları yayınların herkes tarafından bilindiğini belirtti. Örgüt iddialarını reddeden Oktar, moral ve motivasyonunun hiç bitmeyeceğini vurguladı.
İsveç Barosu’ndan katılan bir avukat, duruşma sırasında video çekerken üye hakim tarafından fark edildi. Videonun yabancı bir numaraya gönderilmesi üzerine olaya müdahale edildi. Sanık avukatının video çekmenin yasak olduğunu bilmediğini iddia etmesi üzerine mahkeme heyeti, bu durumun suç olduğunu hatırlattı. Mahkeme başkanı, duruşma sırasında yaşanan bu olay üzerine oldukça sert bir şekilde tepki gösterdi.
Adnan Oktar, savunmasında devletle iç içe olduğunu ve dünyaca tanınmış bir yazar olduğunu belirtirken, suçlamaların kumpas olduğunu savundu. Diğer sanık Meltem Daban da suçlamaları reddederek, duruşmanın diğer günlerine ertelendi. İddianamede ise Oktar’ın örgüt üyeleriyle iletişimi sürdürdüğü ve yeni üyeler kazanma çabasında olduğu belirtilerek sanıkların cezalandırılması talep edildi.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede Adnan Oktar ve diğer sanıklar hakkında 20 kişilik bir dava açıldığı belirtilmiş ve suçlamalar detaylı bir şekilde sıralanmıştır. Oktar’ın örgüt kurma suçundan cezalandırılması talep edilirken, diğer sanıkların da farklı suçlardan cezalandırılmaları istenmiştir. Dava devam ederken, mahkeme heyeti ve sanıklar arasında sert tartışmalar yaşanmıştır. Duruşma, diğer sanıkların savunmalarının alınması için ertelenmiştir.