Almanya için Alternatif (AfD) Partisi, Avrupa Parlamentosu (AP) seçimlerinde beklenmedik bir başarı elde etti. Geçmiş döneme göre oylarını 4,9 puan artırarak yüzde 15,9 oy oranıyla ikinci sıraya yerleşti. Bu durum, Başbakan Olaf Scholz’un erken seçim kararı alma baskılarını artırdı. Köln kentinde AfD tarafından bir lisede düzenlenen konferansa karşı protesto gösterisi düzenlendi. Neue Sandkaul Lisesi’nde gerçekleştirilen AfD bölge parti konferansına karşı düzenlenen protesto gösterisine yaklaşık 4 bin kişi katıldı. Gösteride, aşırı sağcı partinin ve ırkçılığın eleştirilmesinin yanı sıra çeşitli sivil toplum kuruluşları da destek verdi. Aynı zamanda protesto gösterisinde yerel müzik grupları da sahne aldı.
Köln Belediyesi, AfD’nin lisede parti konferansı düzenlemesine karşı eleştirilerin hedefi oldu. Belediye yetkilileri, lise binasında düzenlenen parti konferansını yasaklama yetkilerinin olmadığını belirtti. Bu durum da AfD karşıtı protestocular arasında tepki ve hayal kırıklığı yarattı. Köln Belediyesi’nin tavrı, şehir sakinleri ve çeşitli kesimler tarafından sert bir şekilde eleştirildi.
AfD’nin yükselişi, Almanya siyasetinde büyük yankı uyandırdı. Partinin AP seçimlerindeki sürpriz başarısı, Alman halkı arasında tartışmalara neden oldu. Aşırı sağcı partinin artan popülaritesi, diğer siyasi partiler arasında endişe yarattı. Özellikle Başbakan Olaf Scholz’un erken seçim kararı alması ihtimali, siyasi atmosferi daha da germeye başladı. AfD’nin yükselişi, Almanya’da siyasi kutuplaşmayı derinleştirerek toplumsal huzursuzluğa yol açabilir.
AfD’nin bölgesel parti konferansı, ırkçılığın ve aşırı sağcı politikaların eleştiri oklarının hedefi haline geldi. Protesto gösterisine katılan binlerce kişi, AfD’nin ideolojisinin ve politikalarının tehlikeli olduğunu vurgulayarak karşı çıktı. Bu durum, Almanya’da ırkçılık ve aşırı sağcı görüşlere karşı toplumsal bir tepki oluşturdu. AfD’ye karşı gösterilen bu tepki, Almanya’da ırkçılığa ve ayrımcılığa karşı mücadelede bir dönüm noktası olabilir. Aşırı sağcı partinin yükselişi, Almanya’nın demokratik değerlerine yönelik bir tehdit olarak görülmekte ve kararlı bir şekilde engellenmeye çalışılmaktadır.
