Seçimler genellikle birer mücadele alanı olarak görülür. 31 Mart seçimlerinin ardından beklenen sonuçları alamayan Ak Parti, Cumhurbaşkanı Erdoğan liderliğinde seçmenin kalbini yeniden kazanma çabalarına girişmiştir. Ancak, bu süreçte partide eleştiriler de eksik olmamıştır. Seçim yenilgisini iyi analiz eden birçok kişinin yorumları dikkatle incelenmiş ve değerlendirilmiştir. Artık kaybedilen seçimlerin nedeni üzerinde durmak yerine, alınan eleştirilerin ışığında harekete geçme zamanı gelmiştir.
Eleştirilerin arasında yer alan faydalı önerilerin yanı sıra, bazı kişilerin rol çalmaya çalıştığı da göze çarpmaktadır. Parti içinde kibirli ve saygısız tiplerin yer alması ise endişe vericidir. Sosyal medya üzerinden yapılan gereksiz ve abartılı eleştiriler de dikkat çekmektedir. Eleştirinin yapıcı olması ve partinin geleceği için gerçekçi öneriler sunulması gereklidir.
Parti içinde yapılacak değişiklikler konusunda da belirsizlikler bulunmaktadır. Bazı isimlerin parti içinde farklı pozisyonlara getirilebileceği ve Akil Adamlarla istişare edilerek yeni bir yol haritası çizilebileceği konuşulmaktadır. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın önem verdiği istişare kültürünü devam ettirmesi ve farklı kesimlerden akil insanlarla bir araya gelmesi önerilmektedir. Toplumun her kesiminden insanlarla yapılan bu görüşmelerin, partinin geleceği için olumlu sonuçlar doğurabileceği düşünülmektedir.
Türkiye’ye uzun yıllar hizmet etmiş olan Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın artık yanında olma zamanı geldiği belirtilmektedir. Siyaset, medya, sivil toplum örgütleri, ticaret ve sanat alanlarında deneyimli ve dürüst isimlerle yapılan toplantıların, partinin içinde yaşanan sorunların çözümüne katkı sağlayabileceği düşünülmektedir. Partideki olası değişikliklerin ve yeni yönlerin belirlenmesinde toplumun her kesiminden alınan fikirlerin önemli bir rol oynayabileceği vurgulanmaktadır.