Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Milli Savunma Komisyonu Başkanı Hulusi Akar, Meclis TV’de düzenlenen bir programda gündemdeki gelişmelere dair önemli açıklamalarda bulundu. Akar, Akdeniz’de Suriye ile deniz yetki alanları üzerine olası bir anlaşmanın, bölgedeki dengeleri nasıl değiştirebileceğini vurguladı.
Akar, “Suriye ile Akdeniz’de deniz yetki alanlarına ilişkin bir anlaşma sağlanabilir.” diyerek, bu durumun Akdeniz’de yeni bir stratejik denge oluşturma potansiyelini dile getirdi. Bu bağlamda, Türkiye’nin deniz yetki alanları üzerindeki etkisinin artabileceği ve Akdeniz’deki konumunun güçlenebileceği yönünde sinyaller verdi.
Terörle mücadele konusuna da değinen Akar, “Suriye’de terörist gruplara asla müsamaha göstermeyeceğiz.” şeklinde bir mesaj vererek, Türkiye’nin ulusal güvenliği için terörle mücadelenin kararlılıkla süreceğini ifade etti. Akar, bu mücadelenin, “en son terörist etkisiz hale getirilinceye kadar aralıksız devam edecektir” dedi. Bu durum, Türkiye’nin Suriye’deki terör örgütlerine karşı takındığı tavrın net bir göstergesi olarak değerlendirildi.
Ayrıca, Suriyeli mültecilere ilişkin düşüncelerini de paylaşan Akar, “Suriyelilerin güvenli ve saygın bir şekilde evlerine dönmeleri için gereken çalışmalar yapıldı, yapılıyor.” diyerek, Türkiye’nin mültecilere yönelik politikalarına ve bu kapsamda atılan adımlara dikkat çekti.
Akar’ın konuşmasının bir diğer önemli noktası, ateşkesin sağlanması için sürdürülen uluslararası diplomatik çalışmalardı. Akar, “İsrail’in Kuvvetlerin Ayrıştırılması Anlaşması’nı ihlali kabul edilemez.” dedi ve bu tür ihlallerin bölgedeki barış ve stabiliteyi tehdit ettiğini ifade etti. Ayrıca, Türkiye’nin savunma sanayi çalışmaları hakkında bilgi veren Akar, bu çalışmaların sadece bir üretim meselesi değil, aynı zamanda ülkenin bekasına yönelik stratejik bir adım olduğunu belirtti.
Hulusi Akar, ateşkesin sağlanması için gerek Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan gerekse Dışişleri Bakanı ve diplomatların yoğun bir şekilde çalışmalarına devam ettiğini ifade etti. Bu açıklamalar, Türkiye’nin bölgedeki barış çabalarını ve diplomatik girişimlerini pekiştirdi.
Öte yandan, Suriye ile olası bir deniz yetki anlaşmasının Türkiye’nin hâkimiyetini artırabileceği belirtiliyor. Yeni bir yönetimin oluşturulmasının ardından, Türkiye’nin Suriye ile bu tür bir anlaşma yapması yönündeki beklentiler arttı. Akar, Türkiye’nin diplomatik ilişkilerini güçlendirmek için Şam Büyükelçiliğini daha hızlı bir şekilde açtığını hatırlatarak, bu durumun yeni dönemde Suriye ile yapılacak olası bir Mavi Vatan (MEB) anlaşmasının temelini oluşturabileceğini belirtti.
Tüm bu gelişmeler, Türkiye’nin Akdeniz’deki deniz yetki alanlarını genişletme hedefi doğrultusunda önemli bir dönüm noktası olarak değerlendiriliyor. Eğer Suriye ile başarılı bir deniz yetki anlaşması yapılabilirse, Türkiye’nin MEB üzerindeki etkisi daha da artacak.