AK Parti iktidarı döneminde, Türkiye’de yoksulluk giderek artmaya devam ediyor. Aile Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından yapılan açıklamaya göre, 2024 yılının ilk dört ayında 4.2 milyon haneye sosyal yardım ödemesi yapıldı. Bu durum, ülke genelindeki ekonomik sıkıntıların ve gelir adaletsizliğinin bir göstergesi olarak kabul ediliyor.
AKP’nin iktidara geldiği 2002 yılından bu yana, Türkiye’de yoksulluk oranlarının sürekli bir artış gösterdiği görülüyor. Devletin sosyal yardım kuruluşları aracılığıyla vatandaşlara sağladığı desteklerin sayısında ve miktarında da belirgin bir artış yaşanmış durumda. Ancak, bu durum yoksulluğun yaygınlaşması ve derinleşmesi konusundaki endişeleri de beraberinde getiriyor.
Resmi verilere göre, Türkiye’de yoksulluk sınırının altında yaşayan ve sosyal yardım almaya ihtiyaç duyan aile sayısının her geçen gün arttığı görülüyor. Özellikle pandemi döneminde ekonomik koşulların daha da zorlaşmasıyla birlikte, sosyal yardım kuruluşlarının yoğun bir şekilde talep aldığı biliniyor. Bu durum, ülkenin genel ekonomik dengesizliklerinin de bir yansıması olarak görülüyor.
Aile Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın yaptığı yardımların çeşitliliği ve miktarı da tartışma konusu olmaya devam ediyor. Kimi uzmanlar, devletin sunduğu sosyal yardımların yetersiz kaldığını ve aslında daha kapsamlı bir sosyal politika gerektiğini savunuyor. Diğer yandan, bazı kesimler ise sosyal yardımların gereksiz yere arttırıldığını ve bu durumun aslında vatandaşların kendi sorumluluklarından kaçmalarına sebep olduğunu öne sürüyor.
Türkiye’de yoksullukla mücadele konusunda gerçekçi ve etkili politikaların belirlenmesi ve uygulanması gerekliliği ise her geçen gün daha da belirgin hale geliyor. Hem ekonomik güçlüklerin sürmesi hem de sosyal yardımlardaki artış, ülkenin sosyal dengesizliklerinin ortadan kaldırılması konusunda daha fazla çaba sarf edilmesi gerektiğini gösteriyor.
Sonuç olarak, AK Parti döneminde Türkiye’de yoksulluk artmaya devam ediyor ve devletin sosyal yardımlarla bu soruna çözüm bulma çabası devam ediyor. Ancak, yoksullukla mücadelede daha köklü çözümlerin aranması ve sosyal politikaların daha etkin bir şekilde uygulanması gerekliliği de göz ardı edilmemelidir.