AKP Sözcüsü Ömer Çelik, partisinin Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısı sonrasında yaptığı açıklamalarda birçok konuya değindi. Öncelikle, 1 Mayıs İşçi Bayramı’nı kutlayarak, MYK toplantısında Gazze’deki durumun hala birinci gündem maddesi olduğunu belirtti. İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarını kınayan Çelik, Batılı ülkelerin çifte standartlı tavrını eleştirdi ve küresel vicdanın ayakta olduğunu vurguladı. Bu konuda dünya genelinde Filistin davasına destek veren insanların tepkilerini ortaya koyduklarını söyledi.
İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarına karşı dünyanın çeşitli yerlerinde yapılan protestolara da temas eden Çelik, insanlığın vicdanının bir kelepçe ile kısıtlandığını ifade etti. Protestolara verilen tepkilerin aslında insani bir duruşu bastırmaya yönelik olduğunu belirtti. Çelik, bu durumun insanlık onuruna yakışmadığını ve dünyanın demokratik ülkelerinin tutumunu eleştirdi. Bu acı gerçeklerin vicdanlarda ve düşüncelerde derin izler bıraktığını belirtti.
Çelik, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Irak ziyaretine de değindi. Ziyaretin kapsamlı başlıklar içerdiğini ve yaklaşık 27 anlaşmanın imzalandığını aktardı. Çelik, Irak’ın PKK’yı terör örgütü listesine almasını olumlu karşılayarak ancak PKK’nın terör örgütü olarak kabul edilmesi gerektiğini dile getirdi. Ayrıca, yeni anayasa görüşmeleri ve Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’e desteklerinin tam olduğunu belirtti.
Öner Çelik, parlamenter sistem haricindeki görüşmelere kapıyı kapatan İYİ Partili Müsavat Dervişoğlu’nun tutumunu eleştirdi. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin geçmiş deneyimlerden başarılı çıktığını ve Türkiye’nin çağdaş bir sivil anayasaya ihtiyacı olduğunu vurguladı. Ayrıca, öğretmen atamaları konusunda da çalışmaların devam ettiğini ve gençlerin atanma arzularına saygı duyduklarını belirtti.
Çelik, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun Hamas’a yönelik eleştirilerini yanlış bulduklarını ifade etti. Son olarak, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli arasındaki görüşmelere de değinen Çelik, bu görüşmenin olaylara bağlı olmadığını ve sürekli olarak istişarelerin sürdüğünü belirtti. Yeni dönemde Türkiye’de siyasetin daha verimli bir şekilde yapılması için umutlu olduklarını dile getirdi.