Alevi Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı’nın, Kültür ve Turizm Bakanlığı’yla iş birliği içinde gerçekleştirdiği uygulamaları tartışmalara neden olmaya devam ediyor. Cemevi Başkanlığı, Alevi-Bektaşi Deyiş, Nefes, Semah, Duaz-ı İmam ve Muharremiyye Güzel Okuma Ses Yarışması düzenleyeceğini duyurdu. Yarışmanın amacı, Alevi-Bektaşi kültür ve inanç sistemine olan ilgiyi artırmak, bu değerlerin geniş kitlelerce tanınmasını sağlamak, katılımcıların sanatsal yeteneklerini geliştirerek Alevi-Bektaşi müziğiyle olan bağlarını güçlendirmek ve Alevi-Bektaşi müziğinin zenginliğini öne çıkararak yeni seslerin tanınmasını sağlamaktır.
Yarışmaya katılma şartları arasında, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmak, 18 yaşını doldurmuş ve 50 yaşından gün almamış olmak gibi kriterler bulunmaktadır. Ayrıca seçici kurul üyeleri, yarışma ile ilgili Kültür ve Turizm Bakanlığı’nda görevli olanlar, sanatçılar ve birinci derecede kan ve sıhrî akrabaları yarışmaya katılamayacaktır.
Yarışmada birinciye 50 bin TL, ikinciye 35 bin TL, üçüncüye 25 bin TL, jüri özel ödülüne 20 bin TL ve mansiyon ödülüne 15 bin TL verileceği açıklanmıştır. Ancak, CHP Ankara Milletvekili Umut Akdoğan, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın bu yarışmayı düzenlemesine tepki göstermiştir. Akdoğan, deyiş, nefes, semah, duaz-ı imam gibi kavramların para ile ilişkilendirilmesinin yanlış olduğunu belirtmiştir. Alevi ve Bektaşi geleneğine saygısızlık yapıldığını düşünen Akdoğan, bu yarışmanın asimilasyon amaçlı olduğunu ifade etmiştir.
Akdoğan, Alevi inançlarının derinliğine vurgu yaparak, ruhani bağlamda değerlendirilmesi gereken unsurların parayla ölçülemeyeceğini belirtmiştir. Ayrıca, semahın sadece bedensel yetenekle değil, ruh temizliği ile ilgili olduğunu vurgulamıştır. Son olarak, bu tür organizasyonların sona erdirilmesi gerektiğini ve asıl amacın Alevi inançlarına saygı göstermek olduğunu dile getirmiştir.
Umut Akdoğan’ın eleştirileriyle birlikte, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın Alevi-Bektaşi Deyiş, Nefes, Semah, Duaz-ı İmam ve Muharremiyye Güzel Okuma Ses Yarışması sürmekte ve tartışma devam etmektedir. Bu olay, kültürel ve dini değerlerin ticarileştirilmesi ve yarışma formatına dönüştürülmesi konusundaki hassasiyetleri gündeme getirmektedir.
