Bursa’nın Sağlık Krizi Derinleşiyor: Ali Osman Sönmez Devlet Hastanesi Açılacak mı?
Türkiye’nin hızla büyüyen şehirlerinden biri olan Bursa, sağlık alanında ciddi bir krizle karşı karşıya. Nüfus artışı ve yoğun göç nedeniyle, mevcut sağlık kuruluşlarının yatak kapasitesi yetersiz kalırken, yeni hastane açılışları da beklenilen hızda gerçekleşmiyor. Bu durum, hastaların ve sağlık çalışanlarının yaşadığı zorlukları gün yüzüne çıkarıyor.
Bursa’nın Sağlık Sistemi Çöküş Tehdidi Altında
Bursa’daki sağlık kurumları, giderek artan hasta yoğunluğunu karşılamakta zorlanıyor. Şu anda mevcut hastaneler, neredeyse tam kapasiteyle çalışıyor, ancak bu durum sağlık hizmetlerinde aksamalara yol açıyor. Yatak yetersizliği ve yoğun bakım ünitelerindeki sıkışıklık, hem hastaları hem de sağlık çalışanlarını zorluyor.
Bursa Tabip Odası Başkanı Dr. Kadir Binbaş, durumu “Bursa’da sağlık sistemi çökme noktasına geldi” şeklinde tanımlıyor. Bu ifadeyle, şehirdeki sağlık krizinin boyutlarını ve aciliyetini vurgulayan Binbaş, “Bursa’nın kronik sorunu her geçen gün daha da derinleşiyor. Önlem alınmazsa, Bursa’yı büyük bir kriz bekliyor” dedi.
Mevcut Hastanelerdeki Sorunlar
Bursa’daki sağlık sistemi, mevcut hastanelerin kapatılmasıyla daha da zor durumda kaldı. Bursa Devlet Hastanesi, Prof. Dr. Türkan Akyol Göğüs Hastalıkları Hastanesi ve Zübeyde Hanım Doğumevi’nin kapanması, sağlık hizmetlerinin daha da kısıtlanmasına yol açtı. Şu anda şehirde sadece Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi, Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Çekirge Devlet Hastanesi ve Bursa Şehir Hastanesi gibi büyük sağlık kurumları hizmet veriyor. Ancak bu hastaneler, artan hasta taleplerini karşılamakta yetersiz kalıyor.
Yetkililere Soruyoruz Ali Osman Sönmez Devlet Hastanesi’nin Açılış Tarihi ne zaman?
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın geçtiğimiz günlerde Bursa’da gerçekleştirdiği mitingde duyurduğu müjde, şehirdeki sağlık sorunlarına bir nebze çözüm getirebilir. Erdoğan, Acemler mevkiinde inşaatı süren Bursa Ali Osman Sönmez Devlet Hastanesi’nin açılış tarihi hakkında bilgi verdi. Erdoğan, hastanenin inşaatının tamamlandığını ve test ile devreye alma işlemlerinin bitmesinin ardından 3 ay içinde hasta kabulüne başlanacağını duyurdu. Ayrıca, Uludağ Üniversitesinde 250 yataklı kadın doğum ve çocuk hastanesinin inşaatının sürdüğünü ve Bursa’ya bin yataklı bir hastane daha yapılacağı müjdesini verdi.
Ancak, Haziran ayında açılması planlanan Ali Osman Sönmez Devlet Hastanesi’nin hala hizmete girmemesi, Bursalı doktorlar ve sağlık çalışanları arasında tepkilere neden oluyor. 950 yatak kapasiteli hastanenin açılışının gecikmesi, sağlık hizmetlerinde yaşanan krizleri daha da derinleştiriyor. Bu durum, Bursa’nın acil bir sağlık çözümlerine ihtiyaç duyduğunu gözler önüne seriyor.
Sağlık Bakanlığı’nın Yetersiz Önlemleri
2022 istatistiklerine göre, Bursa’da 10 bin kişiye 4,8 yoğun bakım yatağı düşüyor. Türkiye’nin dördüncü büyük kenti olan Bursa’da, 42 hastane ve 1542 yoğun bakım yatağı mevcut. Ancak, bu sayı şehirdeki sağlık ihtiyacını karşılamaktan uzak. Sağlık Bakanlığı’nın 2022’de yayınladığı genelgeye göre, fabrikaların zehir salıp salmadığını çevrimiçi olarak izlemek için gerekli cihazların takılması gerektiği belirtilmişti. Ancak Bursa Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’nün bu genelgeyi göz ardı ettiği iddia ediliyor. Ayrıca, filtrelerin bu sisteme uygun fabrikalar için acele edilmemesi yönündeki uygulamalar da eleştiriliyor.
Ali Osman Sönmez Devlet Hastanesi ve Bursa’nın Sağlık Krizi
Bursa’nın sağlık krizine çözüm olarak öngörülen Ali Osman Sönmez Devlet Hastanesi’nin açılışı, kentteki sağlık sorunlarına ne denli çözüm getireceği büyük bir merak konusu. Hastanenin açılması, mevcut sağlık hizmetlerinin üzerindeki yükü hafifletebilir, ancak şehirdeki sağlık krizinin derinliği ve süregeldiği dikkate alındığında, bu adım yeterli olmayabilir.
Sonuç olarak, Bursa’nın sağlık sektöründe yaşanan bu sorunlar, şehirdeki sağlık altyapısının ne denli güçlendirilmesi gerektiğini ortaya koyuyor. Sağlık yetkililerinin ve hükümetin bu kriz karşısında hızlı ve etkili önlemler alması, Bursa’nın sağlık sisteminin sürdürülebilirliği açısından kritik önem taşıyor.
