CHP (Cumhuriyet Halk Partisi) örgütü, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun Cumhurbaşkanlığı adaylığı için geniş kapsamlı bir imza kampanyası başlattı. Bu kampanya, Türkiye’nin dört bir yanındaki farklı siyasi görüşlerden insanların büyük desteklerini almakta. Destek verenler arasında en dikkat çekici olan isimlerden birisi, eski Ülkü Ocakları Aksaray İl Başkanı Ali Rıza Dündar. Dündar, kampanya için yaptığı açıklamada hem mevcut durumu eleştirdi hem de Türk milliyetçileri adına önemli bir çağrıda bulundu.
“BOZKURTLAR MANKURTLAŞTIRILMAK İSTENİYOR”
Ali Rıza Dündar, yaptığı açıklamalarda, bugünkü siyasi ve toplumsal durumu sert bir dille eleştirdi. “Maalesef bugün Bozkurtlar mankurtlaştırılmak isteniyor. Türk milliyetçileri adaletsiz, hukuksuz ve antidemokratik uygulamalara karşı sessiz kalmaya zorlanıyor,” şeklinde konuştu. Dündar, bu sessizliğin bozulması gerektiğini ve Türk milliyetçilerinin bu olgulara karşı durmaları gerektiğini vurguladı. Özellikle gençlerin ve toplumun genelinin yaşadığı adaletsizliklere dikkat çekmek istedi.
Destek kararının arka planını açıklarken, Dündar, “Bu mesele ne CHP meselesidir ne de Ekrem İmamoğlu meselesidir,” diyerek durumu kapsamlı bir şekilde ele aldı. Gerçekten de, yalnızca siyasi bir kampanyadan çok daha öte olduğunu belirtmiştir. Dündar, açıklamalarında, “Mesele; mülakatlarda hakkı yenmiş, umudunu yitirmiş, ülkesini terk etmek zorunda kalan gençliğimizdir. Açlıktan temel gıdaya ulaşamayıp hayatını kaybeden bebeklerdir. Sinan Ateş’in sokak ortasında katledilmesidir. Türk milliyetçilerinin bu adaletsizliklere ve hukuksuzluklara dur diyeceğine inanıyorum,” şeklinde belirtti. Bu anlamda Türk milliyetçilerine düşen sorumlulukları oldukça ön plana çıkardı.
Son olarak açıklamasında, bu kampanya için destek vermekten gurur duyduğunu ifade eden Dündar, kamuoyuna ve tüm vatandaşlara imza vererek bu sürece katkı sunmaları için çağrıda bulundu. Dündar’ın bu cesur çıkışı, milliyetçi ve muhafazakâr çevreler içinde de önemli yankılar buldu. Bu durum, siyasi iklimin nasıl değişebileceği, farklı kesimlerin bir araya gelebileceği ve toplumsal meselelerde ortak hareket edebileceği konusunda derin bir tartışma ortamı yarattı.
Sonuç olarak, CHP üzerinden yürütülen bu imza kampanyası, toplumun farklı kesimlerinin bir araya gelmesi ve ortak bir paydada buluşmaları açısından önemli bir fırsat sunuyor. Ali Rıza Dündar gibi isimlerin desteği, hem CHP’ye hem de İmamoğlu’na güç katarken, aynı zamanda Türk milliyetçilerinin demokratik bir zeminde seslerini duyurmaları için bir platform oluşturuyor. Türk toplumu için gelecekteki siyasi dinamiklerin nasıl şekilleneceği ise oldukça merak ediliyor. Bu kampanya, sadece bir adayın desteklenmesi değil, aynı zamanda bir toplumsal mücadelenin de simgesi olarak karşımıza çıkıyor. Özellikle Türkiye’deki genç nüfusun ve dezavantajlı grupların yaşadığı sıkıntılar, Dündar’ın da belirttiği gibi, hepimizi etkileyen bir durum. Bu ortak farkındalığın yaratılması, siyasi aktörlerin ve toplumsal liderlerin sorumluluğudur.
Özetle, bu imza kampanyası ve Dündar’ın bu bağlamdaki açıklamaları, Türk milliyetçiliği ve demokrasi adına önemli bir tartışma yarattı. Ülkedeki adaletsizliklere ve hukuksuzluklara karşı duyulan tepki, bu tür dayanışma ve desteklerin ne denli önemli olduğunu bir kez daha ortaya koyuyor.