Berlin yönetimi, savaşa hazır asker sayısını artırmak istiyor. 180 bin olan asker sayısının 200 bini geçmesi hedefleniyor. Almanya’nın ordudaki asker sayısını artırmak amacıyla 18 yaşındaki gençlerle ilgili düzenlemeleri değerlendirdiği bildirildi. Berlin yönetimi, olası bir savaş durumunda Rusya ile karşı karşıya kalabileceğini düşünerek pozisyonunu güçlendirmeyi hedefliyor. Medyaya sızan bilgilere göre, askeri planlamacılar üç seçenek arasında karar verme aşamasına geldi ve Savunma Bakanı Boris Pistorius, hazırlanan resmi planları haziran ayında açıklayacak.
Bu planların içinde bir seçenek, 18 yaşını dolduran genç erkekler için zorunlu askerlik uygulamasının yeniden getirilmesini içeriyor. Bu uygulama, 2011 yılında askıya alınmıştı. Diğer bir seçenek ise sadece 18 yaşındaki erkekleri kapsayacak ancak herkesi değil. Başvuranlar arasından seçim yapılacak bir sistem öngörülüyor. Üçüncü seçenek ise zorunlu hizmetten kaçınarak, daha proaktif işe alım kampanyaları düzenleyerek mevcut sistemi “optimize etmeye” odaklanıyor.
Savunma Bakanı Pistorius’un zorunlu askerlikle ilgili seçeneklere nasıl baktığı önemli. Pistorius, Almanya’nın zorunlu askerliğe ihtiyaç duyduğunu belirtiyor. Ayrıca Berlin yönetimi, 180 bin olan silahlı kuvvetlerdeki asker sayısını 200 binin üzerine çıkarmayı hedefliyor. Ancak, bu hedefe zorunlu askerlik olmadan ulaşmanın zor olabileceği konuşuluyor.
Almanya’nın savunma stratejilerini gözden geçirmesi, uluslararası ilişkilerdeki değişimler ve güvenlik tehditlerinin artmasıyla bağlantılı olabilir. Rusya ile gergin ilişkiler, Berlin yönetimini askeri gücünü artırma konusunda planlar yapmaya itebilir. Zorunlu askerlik uygulamalarının yeniden gündeme gelmesi, Alman gençler arasında dikkate değer bir tartışma konusu olabilir.
Sonuç olarak, Almanya’nın askeri gücünü artırma planları, uluslararası arenadaki değişen koşullara cevap olarak şekilleniyor olabilir. Berlin yönetiminin askeri stratejileri, hem iç politikada hem de dış politikada tartışmalara yol açabilir. Almanya’nın savunma politikalarındaki bu değişiklikler, Avrupa genelinde etkiler yaratabilir ve bölgedeki diğer ülkelerin savunma stratejilerini de etkileyebilir.