Amasra’da meydana gelen maden faciasıyla ilgili açılan davanın onuncu duruşmasında savcılık mütalaasını açıkladı. 14 Ekim 2022’de Türkiye Taşkömürü Kurumu’na (TTK) bağlı Amasra Maden Ocağı’nda meydana gelen patlamada 43 işçi hayatını kaybederken, 9 işçi de yaralanmıştı. Dava süreci, 4’ü tutuklu 23 sanığın yargılandığı davada devam ediyor. Duruşma, Bartın Adliyesi’nde özel olarak oluşturulan bir salonda yapıldı. Mahkemeye tutuklu ve tutuksuz sanıkların yanı sıra, patlamada hayatını kaybedenlerin yakınları ve taraf avukatları da katıldı. Adliye çevresinde kolluk kuvvetleri tarafından geniş güvenlik önlemleri alındı.
4 SANIĞA 43 KEZ MÜEBBET HAPİS TALEBİ
Savcılığın mütalaasında, Müessese Müdürü Cihat Özdemir, İşletme Müdürü Selçuk Ekmekçi, İşletme Baş Mühendisi Mehmet Tural ve İş Güvenliği ve Sağlığı Şube Müdürü Volkan Soylu hakkında “adam öldürme” suçundan müebbet hapis cezası istendi. Ayrıca, savcılık, bu suçun olası kastla işlendiğini belirterek TCK’nın 21’inci maddesinin 2’nci fıkrasının uygulanmasını talep etti. Bu durum, söz konusu sanıklar hakkında 43 kez 20 ile 25 yıl hapis cezası verilmesi anlamına geliyor. Aynı zamanda, bu sanıkların seçme ve seçilme haklarından mahrum bırakılması da isteniyor.
Mütalaada, ayrıca iş güvenliği uzmanları ve mühendislerin de sorumluluklarının aşırı taksir düzeyini aştığı, bu nedenle bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına sebep olma suçundan mahkum edilmeleri gerektiği ifade edildi.
HAVALANDIRMA VE METAN DRENAJI SORUNLARI
Savcılığın mütalaasında, kazanın meydana gelmesinde etkili olan faktörler arasında havalandırma sisteminin yetersizliği ön plana çıktı. TTK’ya bağlı ATİM’de maden havalandırmasının iyileştirilmesi için hayata geçirilmesi gereken projelerin gerçekleşmediği belirtildi. Yetersiz havalandırma, olayın en temel nedenlerinden biri olarak gösterildi. Maden ocaklarındaki havalandırma sistemi, yanıcı ve patlayıcı gazların seyreltme işlevini yerine getiremedi. Merkezdeki gaz izleme sisteminden elde edilen verilere göre, metan gazı seviyelerinin uzun süre boyunca kritik seviyelerin üzerinde kaldığı bilgisi verildi. Bu durumda, gerekli önlemlerin alınmadığı ve üretim miktarlarında bir azalma yaşanmadığı kaydedildi. Eğer havalandırma sistemi etkili olsaydı, olayın meydana gelmesi önlenebilirdi.
KÖMÜR TOZU VE DENETİM SORUNLARI
Mütalaada, metan drenajının yapılmadığı ve kömür tozu patlaması riskinin yeterince azaltılamadığı da ifade edildi. Kömür tozu ile mücadele konusunda hazırlanan yönergenin varlığı, işletme yetkililerinin riskin farkında olduğunu göstermektedir. Ancak, grizu patlamasının kömür tozu ile birleşmesi, olayın genişlemesine yol açtı. Hükümetin ilgili bakanlıkları tarafından yapılan denetimlerin, havalandırma ve metan drenajı konularında gerekli önlemleri almada yetersiz kaldığı vurgulandı. Bu da kazanın meydana gelmesinde önemli bir etken olarak değerlendirildi.
İŞ GÜVENLİĞİ EĞİTİMİ VE PERSONEL YETERSİZLİĞİ
Yeraltı maden ocaklarındaki iş güvenliği eğitimi eksiklikleri de