Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, 9 Haziran’da, Şanlıurfa’da kuduz vakalarının olduğu bölgeden karantina altındaki köpeklerin Ankara’ya getirildiğine ilişkin ihbar üzerine soruşturma başlatıldığı belirtildi. Düzenlenen operasyonlarda, köpekleri araçla Ankara’ya getirdiği tespit edilen sanık Muhammed Savaş Demir’in, Gölbaşı ilçesinde 13’ü yavru 27 köpekle yakalandığı ifade edildi. Diğer sanık Boyacı ise Esenboğa Havalimanında gözaltına alındı. İddianamede ifadesine yer verilen Boyacı, hayvanları belediye yetkililerine sorarak sahiplendiklerini, hayvanların kuduz olması halinde belediyenin sahiplenmeye izin vermeyeceğini savundu.
Sanık Demir ise Şanlıurfa’nın Siverek ilçesindeki hayvan barınağından Yaşama Tutunan Patiler Derneği adına 29 hasta köpeği Ankara’ya getirmek için yola çıktığını ancak yolda 2 köpeğin öldüğünü belirterek, suç işlemek amacıyla hareket etmediğini iddia etti. İddianamede, sanıklar hakkında “bulaşıcı hastalıklara ilişkin tedbire aykırı davranma” ve “sahipli hayvana işkence” suçlarından ceza talep edildi. Suçlamaların kabul edilmesi üzerine sanıklar 24 Haziran’da Ankara 38. Asliye Ceza Mahkemesinde hakim karşısına çıkacaklar.
Resmi makamların yaptığı operasyon sonucunda ortaya çıkan bu olayda, kuduz vakalarının bulunduğu bölgelerden köpek taşımanın ciddi sağlık riskleri taşıdığı görülmüştür. Özellikle karantina altındaki hayvanların farklı yerlere taşınması, hastalığın daha geniş bir alana yayılmasına neden olabilir. Bu nedenle, hayvanların taşınması ve tedavi edilmesi konusunda titizlikle hareket etmek önemlidir.
Savcılık tarafından hazırlanan iddianame, hem sanıkların hem de toplumun sağlığını koruma amacını taşımaktadır. Hayvanlara yönelik işkence ve kötü muamele suçlarıyla ilgili olarak da toplumda duyarlılık oluşturulması gerekmektedir. Bu tür suçların caydırıcı cezalarla karşılık bulması, hem hayvanların hem de insanların yaşamını korumak adına önemlidir.
Yaşanan bu olay, hayvan hakları ve toplum sağlığı konularında daha fazla bilinç oluşturulması gerektiğini göstermektedir. Hayvanların korunması ve insan sağlığının korunması arasındaki dengeyi sağlamak, toplumun sorumluluğundadır. Bu tür durumların tekrar yaşanmaması için gerekli önlemlerin alınması ve suçluların cezalandırılması önemlidir. Bu şekilde, benzer olayların yaşanmasının önüne geçilebilir ve toplumun refahı korunabilir.