Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, bu akşam saat 20.40’ta Türkiye’nin 2025 yılı için belirlenen asgari ücret miktarını açıkladı. Açıklanan yeni asgari ücret, 22 bin 104 TL olarak belirlendi. Bu rakam, işçi ve emekçilerin yaşam standartlarını doğrudan etkileyen önemli bir karar olarak kaydedildi.
Açıklanan bu asgari ücret miktarı, siyasi ortamda büyük bir yankı uyandırdı ve özellikle Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) içerisinde çeşitli tartışmalara sebep oldu. Eski AKP’li vekil Şamil Tayyar, sosyal medya üzerinden bir paylaşım gerçekleştirerek, bu zammın partinin sosyal politikalarıyla uyumsuz olduğunu dile getirdi.
‘SOSYAL POLİTİKALARLA ÖRTÜŞMEDİ’
Tayyar, yaptığı paylaşımda; yeni asgari ücretin yüzde 30 oranında bir artışla belirlendiğini belirterek, bunun genel ekonomik durumla çeliştiğini ifade etti. Tayyar’ın açıklamaları şöyleydi: “Yeni asgari ücret yüzde 30 artışla 22 bin 104 lira olarak açıklandı. Yeni yılda tüm vergi, harç ve cezalar için yeniden değerleme oranı yüzde 43.93 olarak belirlenirken, 2024 yılı enflasyonu yaklaşık yüzde 45 civarındayken, asgari ücretteki artışın yüzde 30’la sınırlandırılması, kabul edilebilir değil. Bu durum AK Parti’nin son 22 yılda uyguladığı sosyal politikalarla çelişiyor. Bu durum beni gerçekten üzgün hissettiriyor.”
Tayyar, ekonominin gerçekleriyle örtüşmeyen bu artışın, asgari ücretle çalışanların yaşam standartlarını yeterince yükseltmeyeceğini vurguladı. Bu tür bir zammın, toplumun geniş kesimlerini nasıl etkileyeceği konusunda endişelerini dile getirdi.
‘EMEKLİYE’DE BİR ŞEY VERİLMEYECEK DEMEKTİR’
Öte yandan, iktidara yakın gazetecilerden Cem Küçük, katıldığı bir televizyon programında, asgari ücret artışının etkilerini ele aldı. Küçük, “İş verenin dediği olmuş, bu durum vatandaşı gerçekten zorlayacak” dedi. Ayrıca, emeklilerle ilgili değerlendirmelerde de bulunan Küçük, “Empati kuracak olursak, emekli rakamlarını düşündüğümüzde, gerçekten çok komik kalıyor. Bu demektir ki, emekliye de bir şey verilmeyecek” şeklinde konuştu.
Bu yorumlar, emekli ve düşük gelirli vatandaşlar için asgari ücret artırımlarının yetersiz kalacağını ortaya koyuyor. Hem Tayyar’ın hem de Küçük’ün yaptığı değerlendirmeler, Türkiye’deki ekonomik gidişatın ve sosyal politikaların sorgulanmasına yol açarken, çalışan kesimlerin yaşam standartlarının daha da kötüye gitme ihtimaline dikkat çekiyor. Sonuç olarak, asgari ücrette yapılan bu artışın yanı sıra, Türkiye’nin gelecekteki mali politikasının nasıl belirleneceği merak konusu olmaya devam edecek.
