Türkiye’de milyonlarca çalışanın merakla beklediği asgari ücret konusunda süreç devam etmekte, ancak henüz net bir rakam belirlenmiş değil. Bu durum, vatandaşların gözünde ciddi bir hayal kırıklığına ve ekonomik kaygılara neden oluyor. Hali hazırda mevcut asgari ücret, yükselen ekonomik koşullara ve yaşam maliyetlerine karşı yetersiz kalıyor. İnsanlar, kendi ekonomilerini daha iyi anlayabilmek adına bu durumu eleştiriyorlar.
Avrupa ülkeleri ile kıyaslandığında, Türkiye’nin maaş konusunda geride kalmasının yanı sıra, yaşam standartlarının yükselmesi gereken bir dönemde olduğumuz da bir gerçek. Yükselen fiyatlar ve artan yaşam maliyetleri, mevcut ücretlerin yetersizliğini açıkça gözler önüne seriyor. Özellikle temel ihtiyaçların karşılanmasında yaşanan zorluklar, vatandaşların geleceğe dair kaygılarını artırıyor.
İstanbul Planlama Ajansı (İPA) tarafından yayımlanan ‘İstanbul Barometresi Kasım 2024’ verilerine göre, vatandaşların 2025 yılı için bekledikleri asgari ücret 33 bin 406 lira seviyesinde belirlenmiş durumda. Bu rakam, toplumun asgari ücretle ilgili beklentilerini yansıtırken, aynı zamanda mevcut ücretlerin yetersizliğini de gözler önüne seriyor. İnsanların bu rakamı talep etmesi, ekonomik yüklerin arttığını da gösteriyor.
Sözcü TV, sokakta yapılan bir anketle vatandaşların maaş beklentilerini sorguladı. Bu süreçte, Sözcü TV Ana Haber Sunucusu Fatih Portakal da asgari ücretin belirlenmesi noktasında önemli eleştirilerde bulundu. Portakal, insanların 365 gün boyunca, asgari ücretin ne kadar artacağına dair beklentilerle beklediğini belirtti.
Portakal: “Hâlâ üçüncü toplantıyı yapıyorlar ve oran belirlemediklerini söylüyorlar. Bu, aslında bizi kandırdıkları anlamına geliyor. Çok açık bir şekilde söylüyorum; ‘Amiyane tabirle yersen’ derler ama biz bunu yemiyoruz. Çünkü şu ana kadar ortada herhangi bir oran bile yok,” diye sert bir dille eleştiride bulundu. Bu belirsizlik, vatandaşların asgari ücret beklentileri üzerinde olumsuz bir etki yaratıyor.
Bunun yanı sıra, Portakal, asgari ücretin ne zaman açıklanacağına dair bir belirsizlik olduğunu da vurgulayarak, “Vatandaşın asgari ücret beklentisi ne olacak? Belli ki onları oyalamaktan başka bir dertleri yok,” sözleriyle durumu eleştirdi. Sonuç itibarıyla, asgari ücret belirsizliği Türk halkının günlük yaşamını ve genel ekonomik durumunu etkileyen bir sorun haline gelmiş durumda. Vatandaşlar, bir iki gün içerisinde bu konuda bir netlik bekliyorlar.