Cumhurbaşkanlığı Kabinesi, 10 Kasım Atatürk’ü Anma Günü’nde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında Çankaya Köşkü’nde toplandı. Toplantı toplamda 3,5 saat sürdü ve bunun ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan önemli açıklamalarda bulundu. Konuşmasına Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü rahmetle anarak başlayan Erdoğan, 86. vefat yıl dönümünde ecdadını da hatırladığını ifade etti. Erdoğan, ülkesinin geleceği için geçmişteki mücadeleleri yüceltti ve millet olduğunda umutsuzluğa yer olmadığını vurguladı. “22 seneyi geride bıraktık. Hükümeti devraldığımız yıldan bu yıla her seneyi bir ileri bir seviyede tamamladık,” dedi ve yapılan yatırımların sayısının çokluğunu dile getirdi.
Erdoğan, Türkiye’nin artık “yamalı koalisyonlar” dönemini geride bıraktığını anlatarak, Cumhurbaşkanlığı sisteminin ülkeye istikrar getirdiğinin altını çizdi. Ayrıca, geçmişteki siyasi partilerin kendilerine yönelik eleştirilerini yanıtladı. “Özellikle eski Türkiye güzellemesi yapanların derdi kendi şahsi ve zümrevi çıkarlarıdır,” diyerek, bu meselelerin altında yatan gerçek niyetleri suskuyla eleştirdi.
Toplantının önemli bir noktası ise ülkenin geçmişteki sürüklendiği tehlikeler oldu. Erdoğan, “Elbette bugünlere kolay gelmedik. Vesayetin tuzaklarından darbe girişimlerine teröre kadar nice ihanetlere maruz kaldık,” diye belirtti. 15 Temmuz’daki alçak saldırının başarısını, iç ve dış planlayıcıların etkisini kırmalarını vurgulayarak anlattı. “Rabbim ömür ve milletimiz de onay verdikçe hizmete devam edeceğiz,” ifadesini kullandı ve hükümette görev almış olan arkadaşlarına teşekkür etti.
Erdoğan, Türkiye’nin geleceğinde terörizme yer kalmadığını ve terör destekli siyasetin de benimsenmeyeceğini söyledi. “Bizim asıl mücadelemiz teröristler yanında bunları üzerimize salanlarla, bu ülkenin başına musallat edenlerledir,” diyerek bu konuya güçlü bir vurgu yaptı. Türkiye’nin, Kandil’deki terör baronlarının yarattığı tehlikeleri darmadağın edeceğini belirtirken, bölgedeki siyasi gelişmelere de dikkat çekti. Tarihsel bir değişim zamanı yakaladıklarını ve bu süreci cesur adımlarla yönetmeleri gerektiğini belgeledi.
Cumhurbaşkanı, sivil siyasette terörle arasına kalın bir duvar örülmesi gerektiğinin altını çizerken “Demokrasiyle şiddet ve terör aynı kapta bulunmaz,” ifadesini kullandı. Şiddeti reddetmenin ve terörle mücadele etmenin en mühim şart olduğunu vurguladı. Yerel yönetimlerde, terör örgütü tarafından yönlendirilen kişilere kesinlikle müsamaha gösterilmeyeceğini belirtti. Seçilmiş başkanlar yerine, örgüten atadığı belirsiz tiplere dikkat çekti.
Son olarak, yerel yönetimlerin terör örgütüne haraç sistemi kurmasına asla izin vermeyeceklerini açıkça belirtti. “Külliye milletin evidir, Çankaya Köşkü ise Gazi Mustafa Kemal’in ve bizden önceki cumhurbaşkanlarının hatırasının olduğu bir anıt yapıdır,” diyerek, bu iki önemli yapıyı karşı karşıya getiren tartışmalara da değindi. Bu noktada, “Her ikisine hak ettiği değeri veriyoruz,” şeklinde bir denge sağlamaya çalıştıklarını vurguladı.