Avrupa Birliği (AB) ülkeleri, 2027 yılına kadar tahmini 15 ila 20 milyar Euro kâr elde etmesi beklenen Rus varlıklarının dondurulmasından elde edilen gelirin Ukrayna’nın savunması için kullanılmasını resmen kabul etti. Bu karar AB büyükelçilerinin Mayıs ayı başında anlaşmaya varmasının ardından bakanlar tarafından da onaylandı. Anlaşma gereği, elde edilen kârın yüzde 90’ı Ukrayna’ya askeri yardım için AB tarafından yönetilen bir fona aktarılacakken geri kalan yüzde 10’unu Ukrayna’ya başka şekillerde destek için kullanılacak.
AB, Ukrayna’nın dondurulan Rus varlıklarından elde edilen kârın ilk dilimini Temmuz ayında almasını bekliyor. Rus varlıklarının dondurulması kararı Rusya’nın 2014 yılında Ukrayna’yı işgal etmesinin ardından alınmış ve AB ile G7 ülkeleri tarafından 300 milyar Euro değerindeki Rus varlıklarının dondurulmasına karar verilmişti. Bu durumda, Ukrayna’nın savunma için kullanılacak gelirin önemli bir kısmı, Rusya’nın Ukrayna’daki işgaline karşı alınan uluslararası kararların bir sonucu olarak ortaya çıkmıştı.
AB’nin beklentilerine göre, dondurulan Rus varlıklarından elde edilen kâr Ukrayna’ya askeri yardım sağlamak için büyük bir finansal destek sağlayacak. Bu fon, AB tarafından yönetilecek ve Ukrayna’nın savunma kapasitesini artırmak amacıyla kullanılacak. Ayrıca, Ukrayna’ya verilecek diğer destekler için de kârın bir kısmı ayrılacak. Bu anlaşma, AB ülkeleri ile Ukrayna arasındaki işbirliğini güçlendirmeyi ve Ukrayna’nın karşı karşıya olduğu güvenlik tehditlerine karşı daha etkili bir şekilde mücadele etmesine yardımcı olmayı amaçlıyor.
Dondurulan Rus varlıklarından elde edilen kârın Ukrayna’ya verilmesi kararı, Rusya’nın Ukrayna’ya yönelik saldırgan politikalarına karşı uluslararası toplumun verdiği bir tepki olarak da değerlendirilebilir. Rusya’nın Ukrayna topraklarını ele geçirmesi ve bu durumun uluslararası hukuka aykırı olması, AB ve G7 ülkelerini Rus varlıklarını dondurmaya ve Ukrayna’nın savunmasına destek vermeye yönlendiren önemli faktörler arasında yer alıyor. Bu çerçevede, AB’nin Ukrayna’ya yönelik bu ekonomik destek kararı, Rusya’nın bölgedeki istikrarsızlaştırıcı etkisine karşı bir önlem olarak da değerlendirilebilir.