2023 yılının, Avrupa’nın yaşadığı en sıcak yıl olduğunu belirten uzmanlar, bunun büyük ölçüde iklim değişikliğinden kaynaklandığını ifade ediyor. Avrupa Birliği’nin iklim değişikliği programı, geçen yılın genel sıcaklığının ortalamanın 1°C üzerinde olduğunu ortaya koydu. Kıtadaki sıcaklıkların yılın 11 ayında ortalamanın üzerinde seyrettiği ve insan refahını etkileyebilecek derecede şiddetli sıcaklıkların yaşandığı belirtildi. Uzmanlar, Avrupa’nın dünyanın en hızlı ısınan kıtası olduğunu ve bu durumun kontrol edilemeyen yangınlara, kuraklıklara ve aşırı hava olaylarına neden olduğunu vurguluyor.
Copernicus İklim Servisi’ndeki bilim insanları, 2023’ün küresel olarak kaydedilen en sıcak yıl olduğunu doğruladılar ve Avrupa’daki verilerle bu durumu teyit ettiler. 2023 ve 2020 yıllarının, Avrupa’nın en sıcak yılları olarak tarihe geçtiği ve sıcaklıkların 1991-2020 ortalamasının 1°C üzerinde seyrettiği belirtildi. Sıcaktan kaynaklanan ölümlerin son 20 yılda %30 oranında arttığı ve Fransa’da kavurucu yaz sıcağı nedeniyle 5 binden fazla kişinin öldüğü ifade edildi.
CS3 tarafından yapılan araştırmalar, deniz yüzeyi sıcaklığının Avrupa çapında rekor düzeyde yüksek seviyede olduğunu gösterdi. Özellikle İspanya, Portekiz, Akdeniz ve İskoçya-Irlanda kıyılarında en yüksek deniz yüzeyi sıcaklıklarının kaydedildiği belirtildi. Kar yağışının azalması nedeniyle kayak kalitesinin etkilendiği ve Alpler’deki buzulların hacim kaybının %10 olduğu bilgisi verildi.
Hükümetleri, çevre dostu enerji kaynaklarına yönlendirmeye çağıran CS3, rüzgar ve güneş gibi yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımını teşvik etti. Bazı yenilenebilir enerji kaynaklarının sert hava koşullarından bile faydalanabileceği belirtilerek, bu geçişin çevre üzerinde olumlu etkilerinin olacağı vurgulandı. Örneğin, 2023 yılında yaşanan artan fırtına faaliyetlerinin, rüzgar enerjisi üretimi için potansiyel sağladığı ifade edildi.