Sakarya’nın Akyazı ilçesi, Kuzuluk Ortamahalle’de yaşayan Süleyman Göksu, 9 Mart 2023 tarihinde bağırsak kanseri hastalığı sonucunda hayata gözlerini yumdu. Bu acı kaybın üzerinden yalnızca 24 gün geçtikten sonra, Süleyman Göksu’nun oğlu Hasan Göksu da bademcik kanseri ile verdiği amansız mücadelenin ardından yaşamını yitirdi. Aile, ardı ardına yaşanan bu trajik olaylarla büyük bir acı ve kayıpla sarsılmış durumdadır.
Hasan Göksu, 2 çocuk babası olarak arkasında ailevi bir miras bırakma mücadelesi içindeydi. Onun cenazesi, 2023 yılının Mart ayının sonlarına doğru, ikindi namazının ardından Kuzuluk Ortamahalle Mezarlığı’na defnedilecektir. Aile bireyleri ve yakınları, bu zor günlerde yas tutacak ve Süleyman ile Hasan Göksu’nun anılarını yaşatmaya devam edeceklerdir. Her iki birey de sağlık sorunları nedeniyle tedavi gördükleri dönemde, sevdiklerinin desteklerini yoğun bir şekilde hissetmişlerdir.
Bu olaylar, sağlık sorunlarının insan hayatındaki etkisini yeniden gözler önüne seriyor. Kanser gibi hastalıklar, birçok insanın yaşamını değiştirebilir ve bir aileyi büyük bir üzüntü içinde bırakabilir. Hem Süleyman Göksu’nun hem de oğlu Hasan Göksu’nun yaşadığı hastalıklar, ailesinin yalnızca kayıpla değil, aynı zamanda büyük bir mücadele ile de sınandığını ortaya koymaktadır. Hastalık sürecinde yaşanan bu zorlu mücadele, özellikle ailenin diğer bireylerini de derinden etkilemiştir.
Kuzuluk Ortamahalle Mezarlığı, Süleyman ve Hasan Göksu’nun ailesinin acısını paylaşan topluluk tarafından hüzünlü bir veda yeri olacaktır. Cenaze merasimi sırasında, dostları ve akrabaları bir araya gelerek, kaybedilen bu iki kıymetli insan için anma töreni düzenleyeceklerdir. Bu tür olaylar, toplumun bir araya gelerek destek olmasının ne denli önemli olduğunu da belirtmekte. Aileler, yaşanan bu tür kayıplarda bir araya geldiklerinde daha güçlü bir dayanışma içerisinde olabileceklerini hissetmektedirler.
Özellikle kanser gibi ciddi hastalıklarla mücadele eden bireylerin, tedavi süreçleri boyunca aldığı destek, onların moral ve motivasyon kaynağı olmaktadır. Hasan Göksu’nun geçirdiği hastalık sürecinde de, ailesinin ve yakın arkadaşlarının sürekli yanında olduğu biliniyor. Bu dayanışma ruhu, hatta birçok kişi tarafından takdir edilmiştir. Bu tür acı durumlar, insanların birbirlerine olan bağlılık ve destekleri açısından pek çok ders vermektedir.
Kuzuluk Ortamahalle’de yaşanan bu olay, yalnızca iki bireyin kaybı değil, aynı zamanda toplumda sağlık bilincinin artırılması yönünde bir farkındalık yaratma fırsatı sunmaktadır. İnsanların hayatlarını tehdit eden hastalıklarla baş edebilmek için sağlıklı yaşam alışkanlıklarını benimsemeleri, düzenli doktor kontrolleri yaptırmaları ve erken teşhisin önemini anlamaları gerekmektedir. Bu tür merasimler, hastalıkların ciddiyetine dikkat çekmekte ve toplumun bilinçlenmesine katkı sağlamaktadır.
Sonuç olarak, Süleyman ve Hasan Göksu’nun aileleri için son derece acı bir dönemde yaşanan bu olay, bireylerin hayatındaki sağlık sorunlarının ciddiyetini bir kez daha gündeme getirmiştir. Her iki bireyin de anısına, dostlar ve yakınları tarafından düzenlenecek olan anma merasimi, toplumun bu tür kayıplarla baş etme kabiliyetini pekiştirecek ve destek olma ruhunu artıracaktır. Unutulmamalıdır ki, kayıplar acıtır ama aynı zamanda bir toplumu bir araya getirerek güçlü bir dayanışma ortamı yaratma sürecinde önemli bir rol oynamaktadır.