Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, CHP lideri Özgür Özel‘in yaptığı boykot çağrısına karşın, D&R mağazasını ziyaret etti. Bu ziyaret, CHP’nin belirli firmalar için boykot ilan etmesi üzerine gerçekleşti. Özellikle kızı ve bazı milletvekilleri ile birlikte Ankara‘da yer alan bir alışveriş merkezindeki D&R şubesine giden Bakan Tekin, burada kitapları inceledi. Ziyareti sırasında çocuklarla sohbet eden Tekin, fotoğraflar çektirerek ve çeşitli kitaplar alarak, bu kitapları çocuklara hediye etti.
Tekin, gerçekleştirmiş olduğu bu ziyareti ardından yaptığı açıklamalarda, Türkiye’nin içinde bulunduğu siyasi ortamı değerlendirdi. Trajikomik bir dönemin yaşandığına dikkat çekerek, “Bir taraftan demokratik hakların elinden alındığını iddia ederken bir taraftan da farklı bir antidemokratik tavır içerisine giriyorlar.” şeklinde konuştu. Özgür Özel’in siyasi lider olabilmesi için daha fazla çaba sarf etmesi gerektiğini belirten Tekin, siyasi partilerin misyonunu, demokrasinin anlamını ve hukuk devletinin gerekliliklerini öğrenmesi gerektiğini ifade etti.
Bakan Tekin, CHP’nin Türkiye’yi uluslararası arenada yabancı ülkelere şikâyet ettiğini ve bu durumun Türkiye’nin marka değerine ciddi bir darbe vurduğunu aktardı. “Türk halkının ürettiği ekonomik ve toplumsal değerlerden mi rahatsızlar? Bunu anlamıyorum.” diyerek eleştirilerini sürdürdü. Ayrıca, milli ve yerli markaları hedef alarak boykot çağrısında bulunan CHP’ye sert sözlerle yanıt verdi. “Herhalde içinde yaşadıkları toplumdan rahatsızlar ki bu değerleri sürekli aşağılayan ifadeler kullanıyorlar.” diye ekledi.
Bu bağlamda, Bakan Tekin’in ziyareti ve yapmış olduğu açıklamalar, Türkiye’nin mevcut siyasi atmosferinde önemli bir tartışma yaratma potansiyeline sahip. Zira, bir yandan demokrasi ve hukukun üstünlüğü üzerine vurgu yapılırken, diğer yandan siyasi muhalefetin gerçekleştirdiği eylemler ve söylemlerin demokratik zemin üzerine nasıl oturduğu konusunda farklı görüşler var. CHP’nin boykot çağrısındaki motivasyonlarının, Türk toplumunun değerlerine yönelik bir rahatsızlık ile ilişkili olduğu ifadesi, siyasetteki kutuplaşmanın ne denli derinleştiğini gözler önüne seriyor.
Tekin’in bu ziyareti, sadece bir alışveriş etkinliği olmanın ötesinde, politik bir mesaj olarak da algılanabilir. Böylece, hükümetin adalet, demokrasi ve ekonomik değerler konusundaki duruşunu bir kez daha kamuoyuna sunmuş oldu. Gelişmeler, Türkiye’deki siyasi rekabetin daha da tırmanabileceğinin sinyallerini veriyor. Siyasi tartışmaların bu denli derinleştiği ve toplumun farklı kesimlerinin birbirine karşı giderek daha fazla kamplaştığı bir ortamda, Bakan Tekin’in ziyaretinin sonuçları merakla bekleniyor.
