MEB Yusuf Tekin, katıldığı canlı yayında, Eğitim Fakülteleriyle çok daha yakın bir çalışma ortamında bulunacaklarını açıkladı
ANKARA (İGFA) – Millî Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, Kanal 7 televizyonunda canlı yayınlanan Başkent Kulisi programında eğitim gündemine ilişkin değerlendirmelerde bulundu, soruları yanıtladı.
Tekin, Öğretmenlik Meslek Kanunu ile kurulması planlanan Millî Eğitim Akademisi’ne ilişkin soru üzerine de belli periyotlarla Türkiye’de öğretmen yetiştirme metodolojisinin değiştiğini, dünyada da artık lisans eğitiminin yanına öğretmen olmak için gerekli formasyonları, gerekli birikimi ya da eğitimi istihdam edecek yapılarla ilgili süreç bulunduğunu anlattı.
Lisans eğitimini bitirenlere 600 saate kadar eğitim veren ülkelerin bulunduğuna işaret eden Tekin, “Lisansı bitiren arkadaşımız, Millî Eğitim Bakanlığı bünyesindeki okullarda toplam uygulama eğitimini aldığı saat 90 saat. Millî Eğitim Akademisi, sadece ve sadece öğretmen adayları için değil, aynı zamanda hâlihazırda bizim öğretmenimiz olan arkadaşlarımızın hizmet içi eğitimlerinin de planlanacağı, organize edileceği bir yer. Burası aynı zamanda Bakanlık bünyesindeki eğitim kurumu yöneticisi olarak çalışan, yani okul müdürü, müdür yardımcısı ve benzeri görevlerde bulunan arkadaşlarımızın eğitileceği yer.” bilgilerini paylaştı.
Bakan Tekin, akademinin aynı zamanda diğer kamu kurumları ya da özel kurumlara da eğitim verebilecek bir altyapıya sahip olduğuna işaret ederek, şunları kaydetti: “Bu kadar büyük bir iş yükünü Millî Eğitim Bakanlığının tek başına yapması mümkün değil. Dolayısıyla biz burada eğitim fakültelerini ya da herhangi bir fakülteyi işlevsiz bırakmak yerine onlarla çok daha yakın bir çalışma ortamında bulunacağız. Buradaki eğitimi biz vereceğiz demiyoruz. Biz buradaki eğitimi zaten eğitim fakültelerinden ya da ilgili fakültelerden öğretim üyesi arkadaşlarımızla buralardaki akademisyen arkadaşlarımızla beraber yürüteceğimizi söylüyoruz. Eğitim fakülteleriyle, üniversitelerle genel olarak çok sağlıklı bir iletişim kurabileceğimiz bir mekanizma burası. Burası kurulduktan sonra taşra birimleriyle beraber Türkiye’nin her tarafındaki üniversitelerin, bu üniversitelerde çalışan öğretim üyesi arkadaşlarımızın sürece destek olacağı bir zemin oluşturuyoruz.”