Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP), çocukları tarikat ve cemaatlerin etkisine teslim etmekten kaçınmadığı gibi, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) tarafından işletilen kreşlere Bakanlık aracılığıyla müdahale etmek istemesi, CHP’den sert bir karşılıkla cevap buldu. Bu durum, siyasi tartışmaları alevlendirdi ve taraflar arasında karşılıklı suçlamalar yapıldı.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı’na yazılı bir talep göndererek, CHP’li belediyelere ait kreşlerin kapatılması için harekete geçilmesini istedi. Bu yazılı talep, kamuoyunda büyük yankı uyandırdı ve tepkiler üzerine yazının içeriği tartışma konusu oldu.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Bakanlığın bu hamlesine sert bir tepki vererek, “Hadi gel kapat da görelim” ifadesini kullandı. Özel, bu çıkışıyla, hükümetin kreşleri kapatma niyetini açıkça eleştirdi. Ancak, AKP’li yetkililerden yanıt gecikmedi. Mustafa Varank, Özel’in tweetini alıntılayarak, gönderilen yazıda kreşlerle alakalı bir ifadenin bulunmadığını öne sürdü.
“KREŞLE ALAKALI İFADE YOK”
Varank, yaptığı açıklamada, “Milli Eğitim Bakanımız açıkladı, gönderilen yazıda kreşlerle alakalı hiçbir ifade yok,” diyerek, bu konudaki iddiaların gerçek olmadığını vurguladı. Ayrıca, kreş ile anaokulu arasındaki farkı bilmeyen bir genel başkanla muhatap olduklarının altını çizen Varank, “Kreşler MEB’in yetkisinde bir alan da değil,” dedi. Bu ifadeleriyle, CHP’nin yaptığı açıklamaların yanlış ve yanıltıcı olduğunu savundu.
Varank, “İçerisinde kreş kapatma ifadesi geçmeyen yazı için ‘CHP’li belediyelere kreşleri kapatın dediler’ demek, alenen yalan söylemektir,” diyerek CHP’nin iddialarını sert bir dille eleştirdi.
BAŞARIR’DAN SERT TEPKİ: ‘GERİZEKALI’
CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır ise, Varank’ın bu ifadelerine tepki gösterdi ve Bakanlığın gönderdiği tebligatın belgelerini paylaşarak, “Tweet bu kadar, gerizekalı,” notunu ekledi. Bu açıklama, tartışmanın daha da alevlenmesine sebep oldu ve sosyal medyada geniş yankı buldu.
VARANK’TAN YANIT GELDİ
Mustafa Varank, Başarır’ın tepkisini alıntılayarak, kendisine de bir dizi yanıt verdi. Varank, Türkçe okuyup anlama becerisinin düşük olduğunu söylediği Başarır’a yönelik eleştirilerde bulundu. Varank, kreşlerle ilgili bir durumun olmadığını, anaokulu açmak için Milli Eğitim Bakanlığı’ndan ruhsat alınması gerektiğini ve belediyelerin bu ruhsatı almasının mümkün olmadığını vurguladı. Bu yanıtı, siyasi gerginliğin arttığı bir dönemde geldi.
Siyasi mücadele ve kurumsal iddiaların birbirine girdiği bu tartışma, Türkiye’nin eğitim politikaları ve yerel yönetimler üzerindeki merkezi müdahale konularını yeniden gündeme taşıdı. Her iki taraf da konuyu kendi siyasi çıkarları doğrultusunda kullanırken, işin asıl boyutunun çocukların eğitimi ve güvenliği olduğunu unutmamak gerekiyor.