Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı tarafından yapılan açıklamada, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın İran Cumhurbaşkanı Vekili Muhammed Muhbir ile bir telefon görüşmesi gerçekleştirdiği belirtildi. Görüşmede, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi ve Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan ile birlikte geçirdikleri helikopter kazasında hayatını kaybetmeleri nedeniyle üzüntülerini ileterek taziyelerini sunduğu ve sabır dilediği ifade edildi. Türkiye’nin İran’ın yanında olduğunu ve halkının kederini paylaştığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, komşuluk ve kardeşlik hukukuna bağlı kalacaklarını vurguladı.
Ayrıca, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, Reisi ve Abdullahiyan’ın Türkiye ve İran ilişkilerine yaptıkları katkıların daima hatırlanacağını belirttiği bildirildi. İran Cumhurbaşkanı Vekili Muhammed Muhbir ile gerçekleştirilen telefon görüşmesiyle ilgili olarak, T.C. İletişim Başkanlığı tarafından yapılan açıklamanın, resmi Twitter hesabı üzerinden paylaşıldığı da belirtildi.
Aynı gün içerisinde, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile de bir telefon görüşmesi gerçekleştirdiği açıklandı. Görüşmede, Türkiye ile Azerbaycan arasındaki ilişkilerin yanı sıra bölgesel ve küresel gelişmelerin ele alındığı belirtildi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, Azerbaycan ve Ermenistan arasındaki barış sürecinin olumlu yönde ilerlemesinden duyduğu memnuniyeti dile getirerek Türkiye’nin süreci yakından takip ettiğini vurguladığı ifade edildi. Bölgede sağlanacak adil ve kalıcı barışın hem Azerbaycan hem de Ermenistan için yeni bir iklim getireceğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, bu sürecin bölge ülkeleri için de önemli olduğunu belirttiği aktarıldı.
T.C. İletişim Başkanlığı’nın yapılan açıklamaları, Haber7 kaynağını referans göstererek paylaştığı da belirtildi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yaptığı görüşmelerde, Türkiye’nin bölgesel barış ve işbirliğine verdiği önem ve dost ve kardeş ülkelerle ilişkilerinin güçlendirilmesine yönelik taahhütleri de vurgulandı. Başkan Erdoğan’ın, uluslararası ilişkilerde gösterdiği aktif rol ve gayretler, Türkiye’nin dış politika alanındaki kararlı duruşuyla uyumlu bir şekilde değerlendirildi.
