Olay, 31 Ekim 2023 tarihinde saat 22.00 sıralarında Ankara’nın Polatlı ilçesinde meydana geldi. Olayın merkezindeki çift 23 yaşındaki Özgür ve 20 yaşındaki Melike Sıla Coşkun. Bu sırada 45 yaşındaki Hacer ve 50 yaşındaki Muhsin Coşkun çifti ile 32 yaşındaki akrabaları Muazzez D., iddiaya göre Melike Sıla Coşkun’u, yani gelinlerini darbetti. Melike Sıla Coşkun’un 2. çocuğuna hamile olduğu ve bu nedenle yaşadığı tartışmanın şiddet boyutuna taşındığı bildirildi. Olayın ardından, birlikte yaşadığı eşi Özgür ile birlikte çocuğundan haber alamayan Melike, hemen polise başvurdu.
Yapılan şikayet sonrasında polis ekipleri, Hacer ve Muhsin Coşkun’un evine doğru yönlendirildi ancak evde kimseyi bulamadı. Olayın ardından, Muhsin bebek olarak bilinen çocuğun bulunması için geniş kapsamlı çalışmalar başlatıldı. Hem Melike Sıla Coşkun hem de eşi Özgür, çocuklarını bulabilmek için ayrıca kayıp ilanı bastırmaları gerekti.
Sonraki süreçte bir gelişme yaşandı. 8 Kasım 2023 tarihinde, Muhsin Coşkun, savcılığa gelerek kayınbiraderinin Eskişehir’deki evinde bebek olduğunu ifade etti. Bu bilgi doğrultusunda, Muhsin bebek, Eskişehir’den alınarak Polatlı İlçe Emniyet Müdürlüğü Aile İçi Şiddet Büro Amirliği’ne teslim edildi. Savcılığın talimatıyla bebeğin annesi Melike Sıla Coşkun’a teslim edilmesine karar verildi.
Muhsin Coşkun, torununu kaçırdıkları yönündeki iddialara dair bir açıklamada bulundu. Coşkun, olayın olduğu akşam, eşi ve bir akrabalarıyla birlikte oğul ve gelinlerinin evine gittiklerini ifade etti. Hacer ve Muhsin Coşkun, burada herhangi bir tartışma ya da darp olayının yaşanmadığını, gelinlerinin kendi rızalarıyla çocuğu kendilerine teslim ettiğini bildirdi. Bununla birlikte, torununun doğduğu günden itibaren tüm ihtiyaçlarının karşılandığını da belirtti.
Muhsin Coşkun’un açıklamaları şöyleydi: “O akşam bize çocuklarının ikinci çocukları olacağını, belirli bir süre biz bakabileceğimizi söylediler. Çocuğun çantasını dahi hazırlayıp, kendileri bize verdiler. Dolayısıyla çocuğu kaçırmamız söz konusu olamaz.” Bu açıklamanın ardından Melike Sıla Coşkun’un şikayetinden vazgeçmediği ve adli sürecin devam ettiği öğrenildi.
Olay, aile dinamikleri ve ev içi şiddet konularını gündeme getirirken, bu tür durumların nasıl geliştiğine dair toplumda tartışmalara yol açıyor. Aile içindeki gerilimler ve iletişim eksiklikleri, böyle trajik olayların yaşanmasına sebep olabileceği belirtildi. Her ne kadar bir aile ferdi olarak görünseler de, bazen birbirlerinin sınırlarını aşan hareketler sergileyebiliyorlar. Ailelerin dinamik bir yapıya sahip olduğu, bireylerin duygu ve düşüncelerinin doğru bir biçimde ifade edilmesinin ne kadar önemli olduğu bir kez daha gözler önüne serilmiş oldu.