Geçtiğimiz haftalarda Ankara’da geçirdiği kalp krizi sonucu yaşamını yitiren Alaplı Meslek Yüksekokulu güvenlik görevlisi Yüksel Aşkın, vefatının ardından bir hafta içerisinde büyük bir trajedi ile daha karşı karşıya kaldı. Yüksel Aşkın’ın 16 yaşındaki oğlu, Beytullah Aşkın, beyine pıhtı atması sonucu bitkisel hayata girdi.
Ankara Etlik Hastanesi’nde yoğun bakımda tedavi altına alınan Beytullah Aşkın, burada 15 günlük yaşam mücadelesi vermesine rağmen sonunda hayata tutunamadı. Bu süre zarfında ailesi ve sevdikleri, onun için dua ederken, hastanede geçirdiği günler boyunca ümitlerini kaybetmeden beklemeye çalıştılar.
Beytullah Aşkın’ın hayatını kaybetmesi, ailesi için büyük bir yıkım oldu. Babasını kaybetmenin acısını henüz atlatamadan bir de oğlunu kaybetmenin şoku ile sarsıldılar. Beytullah’tan geriye, babasının tabutu başında gözyaşı döktüğü anların belgeleri olarak fotoğraflar kaldı. Bu anlar, iki ölümün acısını simgeliyor ve Aşkın ailesinin yaşadığı derin üzüntüyü gözler önüne seriyor.
Aile, bu iki kaybın ardından büyük bir yas sürecine girecek. Yüksel Aşkın’ın ani vefatı ve ardından gelen Beytullah’ın hastalığı, aile bireyleri üzerinde ağır bir psikolojik yük oluşturdu. Beytullah’ın, babasının kaybından duyduğu derin acı, onun tedavi süreci boyunca yanında olan aile üyeleri için de büyük bir sıkıntı kaynağı oldu.
Hayatlarını kaybeden bu iki genç ve yaşlı, topluma birçok değer bıraktı. Yüksel Aşkın, çalıştığı kurumda sevilen ve saygı duyulan bir figür iken, oğlu Beytullah da henüz genç yaşında birçok hayalin peşinden koşacak bir geleceğe sahip olmayı bekliyordu. Ancak hayat, bu genç ve yaşlı bireylerin hikayesini beklenmedik bir şekilde noktalamış oldu.
Bilinmelidir ki, bu tür trajediler toplumda derin etkiler bırakır. Ailelerin yaşadığı kayıplar, akrabaları ve arkadaşları tarafından da hissedilir. Bu olay, toplumda acının ve kaybın nasıl geniş bir etki alanı olduğunu gösteriyor. Duygusal ve fiziksel olarak etkilenen insanlar, hayatlarının geri kalanında bu kayıpların izlerini taşımak zorunda kalacaklardır.
Böyle olaylar, sağlık sisteminin ve acil müdahale süreçlerinin önemini de bir kez daha gündeme getiriyor. Genç yaşta kaybedilen hayatlar, öncelikli olarak sağlık hizmetleri ve hızlı müdahale konusunda yapılması gerekenleri hatırlatıyor. Bu gibi durumların önüne geçebilmek için, toplum olarak ve sağlık sistemleri çerçevesinde gerekli adımların atılması büyük önem taşıyor. Her kayıp, ardında bir boşluk bırakır ve bu boşluğun doldurulması ise zaman alır. Aşkın ailesi için bu süreç çok daha zorlayıcı olacaktır.
