Türkiye’de ilk kez tapu kaydına “Kültür Evi” olarak yazdırılan Birgi ÇEKÜL (Çevre ve Kültür) Evi, 21 yaşında.
ANKARA (İGFA) – Birgi’nin kalbine 21 yıl önce atılan tohum, bugün Türkiye’nin kültürel mirasına ilham kaynağı olan gölgesi geniş bir ağaca dönüştü.
Sürdürülebilir bir miras bırakmak için çalışmalarına devam eden Birgi ÇEKÜL (Çevre ve Kültür) Evi 21’inci yılını özel bir etkinlikle kutluyor, geçmişten geleceğe uzanan mirasını sergiliyor.
ÇEKÜL (Çevre ve Kültür Değerlerini Koruma ve Tanıtma) Vakfı Genel Sekreteri B. Ilgın Sözen, “Birgi’nin mirası sadece Birgi’ye ait değil. Birgi tüm Türkiye’nin, hatta dünyanın mirasıdır. Birgi’nin doğal ve kültürel değerlerini koruyarak, gelecek kuşaklar için yaşanabilir bir kent olma özelliğini güçlendirmeyi amaçlıyoruz. Dünyanın farklı yerlerinden gelen kültür kuruluşlarıyla iş birliği yapmak, Birgi’yi uluslararası bir kültür merkezi hâline getirmek istiyoruz’’ dedi.
Sözen, yapay zekânın gücüyle kültür ve çevre mirasının korunması için çalışma başlattıklarını belirterek, ÇEKÜLGPT’ nin hayata geçirileceğini söyledi.
Vakfın 34 yıllık bilgi birikimini ve arşivlerini yapay zekâ uygulamasına taşıyacaklarını söyleyen Sözen, “Kuruluşumuzdan bu yana geçen 34 yılda, Türkiye’nin sosyolojisi ve iletişim dili büyük bir değişim geçirdi. Akıllı telefonlarla doğan Z kuşağı 30 yaşına yaklaşırken, yepyeni bir kuşak da dünyaya geliyor. ÇEKÜL, bu değişime ayak uydurarak, henüz adı konulmayan bu yeni kuşağa ulaşmayı ve onları çevre ve kültürümüze sahip çıkmaya teşvik etmeyi hedefliyor.1990 yılında kurulduğumuzda, bugün kullandığımız birçok teknolojinin izi bile yoktu. 35 yıl sonra, hayatımızın her anında yer alan bu teknolojileri kullanarak vakfımızı geliştirmenin ve geleceğe taşımanın zamanı geldi. Bu amaçla, ‘ÇEKÜLGPT’ adında bir yapay zekâ projesi başlatıyoruz. Bu proje Türkiye’de sivil toplum kuruluşları arasında ilk olacak” dedi.
ÜLKEDE İLK KEZ TAPU KAYDINA KÜLTÜR EVİ OLARAK YAZDIRILDI
Birgi ÇEKÜL (Çevre ve Kültür) Evi, Küçük Menderes Havzası’nda doğal ve kültürel varlıkların korunması çalışmalarına öncülük eden bir merkez olarak faaliyet gösteriyor. Sürekli zenginleşen kitaplığı, düzenlenen etkinlikleri ve eğitim çalışmalarıyla, ülkemizde ilk kez tapu kaydına kültür evi olarak yazdırılan bir “Kültür Evi” olma özelliğini taşıyor.
Osmanlı Dönemi’nde Hacı Osman Medresesi’nin Müderris Odası olan tarihi yapı, Cumhuriyet Dönemi’nde Okuma Odası olarak kullanıldı. 1997 yılında ÇEKÜL Vakfı tarafından satın alınarak restorasyonu yapıldıktan sonra 24 Mayıs 2003’te kullanıma açıldı. 1996 yılında onaylanan Birgi Koruma Amaçlı İmar Planı, Birgi’yi Türkiye’de Koruma Amaçlı İmar Planı yapılan ilk belde yaparak, uzun soluklu koruma çalışmalarının başlangıcını müjdeledi.