İzmir’in Buca ilçesinde, CHP’li Buca Belediyesine bağlı İmar A.Ş şirketinde yaşanan toplu iş sözleşmesi müzakereleri, sendika ile işveren arasında ciddi bir anlaşmazlıkla sonuçlandı. Yaklaşık altı aydır devam eden görüşmeler, Disk’e bağlı Genel İş Sendikası İzmir 5 No’lu Şube ile Sodem Sen arasında sürmekteydi. Geçtiğimiz hafta, sendika belediye binasına grev ilanı astı ve ardından dün gece geç saatlerde ‘Bu işyerinde grev var’ yazılı bir pankartı daha asarak grev mücadelesine dikkat çekti. Sodem Sen’in, toplu iş sözleşmesi için sunduğu 42 bin TL’lik teklifi sendikanın reddetmesi, krizin derinleşmesine yol açtı.
Sabah saatlerinde grev alanına gelen çalışanlar, güçlü bir dayanışma sergileyerek “İşçiyiz, haklıyız, kazanacağız!” ve “İnadına sendika, inadına DİSK!” gibi sloganlarla destek verdi. Bu durum, işçilerin mücadele azmini ortaya koydu.
SON TOPLANTIDA ANLAŞMA SAĞLANAMADI
Dün, gün boyunca yapılan toplu iş sözleşmesi görüşmeleri sona erdiğinde herhangi bir uzlaşı sağlanamadığı bildirildi. Sodem Sen’in en düşük işçi maaşı için 42 bin TL önerisi, taraflar arasındaki görüşmelerin kesilmesine neden oldu. Görüşmelerin sonuçsuz kalması, sendikanın ve çalışanların alacakları haklar için yürüttükleri mücadelenin önemini artırdı.
BELEDİYE HİZMETLERİNDE AKSAMA OLACAK
Şimdi, Buca Belediye Başkanı Görkem Duman ile sendika arasında gün içerisinde yapılacak olan görüşmelere dikkatler çevrilmiş durumda. Eğer taraflar arasında anlaşma sağlanamazsa ve grev devam ederse, ilçede çeşitli sorunlar ortaya çıkabilir. Özellikle, toplanmayan çöpler nedeniyle Buca’da çöp dağları oluşabilir. Ayrıca, park ve bahçelerin bakımının yanı sıra ilçe genelindeki asfaltlama çalışmaları da durdurulabilir. Sendikalı büro personelinin iş bırakması, belediyedeki bürokratik işlemlerin aksamasına sebep olacaktır. Bu durum, vatandaşların hizmet almakta zorluk çekmesine neden olabilir.
İzmir’in Buca ilçesinde yaşanan bu grev süreci, yerel yönetimlerin çalışanlarının haklarına ne denli duyarlı olduğuna dair bir imtihan olarak değerlendirilebilir. İşçilerin hakları, sendikaların mücadeleleri ve yerel yönetimler arasında süregelen bu tür anlaşmazlıklar, işçi hakları konusunda kamuoyunun dikkatini çekmektedir. Buca Belediyesi’ndeki çalışanlar ve sendikaları, hakları için verdikleri bu mücadele ile diğer işçi hareketlerine de örnek teşkil edebilirler.
Sonuç olarak, Buca’daki toplu iş sözleşmesi görüşmeleri, sadece yerel düzeyde değil, aynı zamanda ulusal ölçekte işçi hareketleri üzerinde de etkili olabilecek bir durum oluşturmaktadır. Çalışanların hak mücadelesinin daha geniş bir perspektifte değerlendirilmesi, toplumda farklı kesimlerin bu konudaki duyarlılığının artmasına zemin hazırlayabilir.