Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik, geçtiğimiz günlerde yaptığı bir açıklamada, İsrail’in Başbakanı Benjamin Netanyahu’nun hükümetine ve özellikle dışişleri bakanı Gideon Sa’ar’a yönelik sert eleştirilerde bulundu. Çelik, sosyal medya platformu üzerinden yaptığı paylaşımda, Sa’ar’ın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a yönelik sözlerini “yok hükmünde” olarak niteledi ve bunun arkasındaki motivasyonları anlattı. Bu açıklama, Türkiye’nin İsrail’in politikalarını nasıl değerlendirdiğini ve buna karşı nasıl bir tavır takındığını gözler önüne seriyor.
Ömer Çelik, Netanyahu’nun hükümetini “soykırımcı” olarak tanımlarken, Filistin halkına yönelik yapılan zulümleri de kınadı. Filistinlilere karşı uygulanan şiddetin, tarihsel olarak Nazi dönemindeki zulümlerle karşılaştırılabilir olduğunu belirtti. Bu bağlamda, Çelik, “Nazileri geride bırakan bu katliam şebekesi tüm insanlığın düşmanıdır,” ifadesini kullanarak, bu durumun sorumlusunun yalnızca İsrail hükümeti olmadığını, aynı zamanda bu hükümeti destekleyen tüm yapıların da insanlığın düşmanı olduğunu vurguladı.
Çelik, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın halklar arasında barışı sağlama çabasını ve insanlık cephesindeki yerini de yücelterek, onun, barış ve onur mücadelesinin simgesi olduğunu belirtti. “Cumhurbaşkanımız insanlık cephesinin en gür sesidir,” diyerek Erdoğan’ın dünya üzerindeki bu kritik görevini ön plana çıkardı. Çelik, Erdoğan’ın bu katliam politikasına karşı verdiği mücadelenin, sadece Türkiye için değil, tüm insanlık için önemli bir duruş olduğunu da sözlerine ekledi.
Oscar ödüllü The Brutalist: Bir mimar kendi hayatının yıkımını engelleyebilir mi? (Spoiler içerir) |
Bu olaylar, Türkiye ve İsrail ilişkilerini daha da gergin hale getirirken, Türkiye’nin Ortadoğu’daki duruşunu da pekiştiriyor. Ömer Çelik’in açıklamaları, yalnızca bir politikacı olarak değil, aynı zamanda bir partinin sözcüsü olarak da dikkate alınması gereken tutumlar sergilemektedir. Çelik’in sözleri, Türkiye’de ve uluslararası alanda yankı bulmakta ve bu çerçevede pek çok tartışma yaratmaktadır.
Ayrıca, Çelik’in bu açıklamaları çerçevesinde, Filistin meselesinin ve bölgedeki çatışmaların sadece politik bir konu olmaktan öte, insani bir mesele olduğu da göz önüne seriliyor. Bu noktada Çelik, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bu sorunun çözümü noktasındaki çabalarının altını çizmektedir. Erdoğan’ın uluslararası platformda Filistin meselesine olan duyarlılığı, hem Türkiye’nin hem de İslam dünyasının beklentilerini karşılaması açısından kritik bir nokt
