AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel’in son açıklamalarına yanıt vererek, sert bir dille tepki gösterdi. Çelik, yaptığı açıklamalarda Özel’in sürekli olarak Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı, partisini ve ittifaklarını, aynı zamanda medya kuruluşları ile şirketleri hedef alarak kullandığı saldırgan dilin yalnızca kendisine zarar vereceğini belirtti. “Bütün vatandaşlarımız bu yıkıcı ve zorba zihniyeti tam olarak görmüştür” diyerek, bu tarz bir iletişimin toplumda nasıl algılandığını vurguladı.
Çelik, sosyal medya üzerinden yaptığı paylaşımda, Özgür Özel’in sıkça bir saldırgan gibi konuşmaya devam ettiğini ve bir siyasetçi gibi ifade özgürlüğünden uzaklaştığını ifade etti.
“Her konuşmasında Cumhurbaşkanımızı, partimizi ve ittifakımızı, medya kuruluşlarını, şirketleri hedef alan bu saldırgan dil sadece kendisine zarar verecektir. Bütün vatandaşlarımız bu yıkıcı ve zorba zihniyeti tam olarak görmüştür.”
“ÖZEL’İN MEDYA KURULUŞLARINI VE ŞİRKETLERİ AÇIKÇA BU ŞEKİLDE TEHDİT ETMESİ, SİYASAL ZORBALIK”
Ömer Çelik, Özgür Özel’in milli şirketleri boykot etme çağrısına karşı da sert ifadelerle yanıt verdi. Çelik, “Özgür Özel, milli şirketleri boykot etme çağrısı yaparak, kendisinin CHP Genel Başkanlığına liyakatini boykot etmiştir” dedi. Bu açıklamalarıyla, Özel’in medya kuruluşları ve şirketler üzerinde uyguladığı açık tehditin siyasal zorbalıktan başka bir anlam taşımadığını savundu. “Siyasi cümle kurma kabiliyeti olmayanların tehdit dilinden başka bir yeteneği olmadığı görülmüştür” diyerek, Özel’in kullandığı dilin siyasetin doğasına aykırı olduğunu belirtti.
Çelik, CHP’nin iç konularıyla ilgili Cumhurbaşkanı Erdoğan’a ve AK Parti’ye yönelik saldırıların hedef saptırmaktan başka bir şey olmadığını öne sürdü. Açıklamalarında şu şekilde devam etti:
“İşin siyasi açıdan esası şudur: 1. Bazı CHP’liler, bazı CHP’li belediyelerin yolsuzluk yaptığını söyleyerek aylardır gündemdeki iddiaları dile getirdi. 2. Bazı CHP’liler ise, geçmiş kurultayda hile yapıldığını öne sürerek, CHP Olağanüstü Kurultayı’nın iptali için mahkemeye başvurdu.”
Çelik, CHP yönetiminin bu konuları saptırmaması gerektiğini ve iddia sahibi CHP’li kişilere yanıt vermesi gerektiğini vurguladı. CHP yönetiminin, köklü bir partiyi saldırgan ve zorba bir zihniyetin merkezi haline getirmesinin son derece vahim olduğunu ifade etti.
Ömer Çelik, rakiplerinin sağduyu göstermesini ve gerçek siyasetle kendilerini ifade etmesini beklediklerini ancak zorbalık ve saldırganlık içeren bir siyasetin karşısında gerekli cevabı verme konusundaki kararlılıklarını da dile getirdi. Sonuç olarak, AK Parti’nin bu tür olumsuz tavırlarla karşı karşıya kalması durumunda, gereken cevabı ve hak ettikleri karşılığı vermekte tereddüt etmeyeceklerini belirtti.
Bu tartışmalar, Türk siyasetinin gerilimini artırmakla kalmıyor, aynı zamanda halkın gözünde siyasi partiler arasındaki ilişkileri de sorgulatıyor. Çelik’in açıklamaları, bu tür eleştirilerin muhalefet tarafından nasıl algılandığı ve bunun partilerin imajını nasıl etkileyebileceği konusunu gündeme getiriyor. Kamuoyunda, siyasi iletişimin nasıl şekillendiği ve liderlerin kullandığı dilin toplum üzerindeki etkileri, bu bağlamda oldukça önemli bir hâl almış durumda.
Son olarak, Çelik’in bu sert iletişim tarzıyla, AK Parti’nin siyasi mücadelesini daha da belirginleştirmiş olduğu söylenebilir. TOlmadıkları point, politikaların yalnızca siyasi aktörler ar
