CHP İstanbul Milletvekili Turan Taşkın Özer, yayın yasakları ile erişim engellerinin incelenmesi ve sebeplerinin araştırılması amacıyla TBMM Başkanlığı’na araştırma önergesi verdi. Özer, “Son 8 yılda 914 yayın yasağı kararı verildi. 8 yıl içinde sadece bir ay herhangi bir mahkemeden yayın yasağı kararı çıkartılmadı. Bu da 3 günde bir mahkemeler tarafından yayın yasağı verildiği anlamına gelmektedir.” Önergesinde yayın yasakları ve erişim engellerinin siyasal, ekonomik ve toplumsal etkilerinin incelenmesi gerektiğini belirtti.
Yayın yasakları ile erişim engellerinin incelenmesi, sebeplerinin araştırılması, kararların siyasal, ekonomik ve toplumsal etkilerinin tespiti amacıyla TBMM Başkanlığı’na araştırma önergesi veren Turan Taşkın Özer, yasakların sansür aracı haline geldiğini dile getirdi. Özer, mevzuata uygun olmayan mahkeme kararları ile sansür uygulamalarının arttığını ve bu durumun Anayasa’nın basın hürriyetini sağlayan ilgili maddelerini neredeyse hükümsüz kıldığını vurguladı.
Son 8 yılda 914 yayın yasağı kararı verilmesinin, 3 günde bir mahkemeler tarafından yayın yasağı uygulandığı anlamına geldiğini belirten Özer, aynı dönemde erişime engellenen web sitelerinin sayısının 953 bin 415 olduğunu ifade etti. Anayasa’nın basın hürriyetini ve sansürün yasaklanmasını öngören maddelerine rağmen, yayın yasakları ve erişim engellerinin artık hakikatin toplumdan gizlenmesi amacıyla kullanıldığını söyledi.
Özer, yayın yasaklarının genellikle siyasetçilerin ya da olayların etkisi altında alındığını ve gazetecilerin haber alma hakkını engellediğini belirtti. Toplumda büyük yankı uyandıran olaylarda doğru bilgi akışının önemini vurgulayarak, sansürün bilgiye erişimi engellediğini ve toplumun eksik bilgilendirilmesine neden olduğunu ifade etti. Basın mensuplarının soruşturmaları doğru bir şekilde takip etmesi ve yayınlaması gerektiğine dikkat çekti.
Narin Güran cinayeti gibi toplumu etkileyen olaylarda, basının doğru ve tarafsız bilgilendirme yapmasının önemine vurgu yapan Özer, sansür uygulamalarının halkın haber alma hakkını engellediğini ve gerçeklerin örtülmesine sebep olduğunu belirtti. Sansürün toplumda bilgi akışını engellediğini ve hakikatin ortaya çıkmasını zorlaştırdığını ifade etti.
Özetlemek gerekirse, Turan Taşkın Özer’in verdiği araştırma önergesinde yayın yasaklarının artık bilgi akışını engellediği, sansür uygulamalarının hakikati gizlemek için kullanıldığı ve basının haber alma hakkının kısıtlandığı vurgulanmaktadır. Sansürün toplumda geniş kitlelere ulaşan olaylar hakkında eksik ya da yanıltıcı bilgilerin dolaşmasına neden olduğu ve gerçeklerin örtülmesine yol açtığı belirtilmektedir.