CHP’deki Olağanüstü Kurultay ve Namık Tan’ın Yeni Görevi

Son günlerde yaşanan şaibeli kurultay iddialarının ardından, “Kayyum” korkusuyla gerçekleştirilen olağanüstü kurultay sonucunda Özgür Özel, yeniden Genel Başkan olarak seçildi. Kurultayda belirlenen yeni A Takımı ve Merkez Yönetim Kurulu (MYK) üyeleri, partinin geleceği açısından önemli bir dönüm noktası oldu. Bu yazıda, CHP’nin yeni yönetim yapısını ve bu yapı içinde dikkat çeken isimlerden birini detaylı bir şekilde ele alacağız.

Mavi Vatan’ı “Masal” Olarak Nitelendiren İsim MYK’da

CHP’nin yeni MYK’sında yer alan isimlerden biri, eski büyükelçi ve İstanbul Milletvekili Namık Tan’dır. Namık Tan, geçtiğimiz yıllarda Türkiye’nin denizlerdeki haklı mücadelesi olan “Mavi Vatan” kavramına yönelik yapmış olduğu açıklamalarla dikkat çekmişti. Özellikle Mavi Vatan hakkında ‘masal’ ifadesini kullanan Tan, bu tartışmalı açıklaması nedeniyle eleştirilere maruz kalmıştı. Buna rağmen, Özgür Özel’in liderliğindeki yeni MYK’da Dışişleri Bakanlığından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı olarak görevine devam ediyor.

Tan’ın bu ataması, partinin içindeki görüş ayrılıklarını ve eleştirileri derinleştirirken, Mavi Vatan’ın önemi hakkında kamuoyunda yeniden bir tartışma başlatmış gibi görünüyor. CHP’nin bu atamayla birlikte, geçmişteki eleştirilerin ve tartışmaların dışına çıkmaya çalışıp çalışmadığı ise belirsizliğini koruyor.

Tan’ın Tartışmalı Açıklamaları

Namık Tan’ın yaptığı çeşitli açıklamalar, bir dizi tartışmayı da beraberinde getirdi. Özellikle Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) Somali’deki yeni görevine ilişkin yaptığı benzetme, büyük tepki topladı. Tan, TSK’nın faaliyetlerini, Rus paralı asker grubu Wagner’in eylemlerine benzeterek, “Afrika’da akılları sıra Wagner’cilik oynamaya yeltenmekte” şeklinde ifadelerde bulundu. Bu yorum, Türk dış politikası ve askeri stratejileri hakkında çeşitli eleştirileri de beraberinde getirdi.

Tan’ın İsrail ile İlgili Açıklamaları

Namık Tan’ın açıklamaları bununla sınırlı kalmadı. Geçtiğimiz günlerde Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın sözlerine yanıt verirken, “Sahipleri İsrail’in tasmasını eline almalı” diyerek ağır ifadeler kullandı. Tan, Fidan’ın açıklamalarını “hezeyana kapılmak” ve “diplomasi bilmemekle” suçlayarak tepki gösterdi. Bu açıklamalar, Tan’ın politika üzerindeki etkilerini ve rolünü sorgulayan bazı muhalefet seslerinin yükselmesine yol açtı. Ayrıca, bölgedeki hassas durumlar göz önünde bulundurulduğunda, Tan’ın açıklamaları büyük bir risk taşıyor gibi görünüyor.

Tan’ın sözleri, sadece bir siyasi eleştiriden öteye geçerek, dış politikada ciddi yaralara ve anlaşmazlıklara yol açabilecek sözler olarak değerlendirilebilir. Bu durum, CHP’deki liderlik değişimiyle bir araya geldiğinde, partinin hangi tarafta duracağını ve nasıl bir yol izleyeceğini merak konusu hâline getiriyor.

Namık Tan ve FETÖ İlişkisi Üzerine Tartışmalar

Namık Tan ile ilgili eleştirilerin bir diğer boyutu ise, geçmişteki ilişkilerdir. CHP’li Tan’ın, FETÖ üyesi olduğu iddia edilen bazı kişilerle yan yana fotoğraflarının olması, eleştiri oklarını üzerine çekiyor. Bu durum, yeni yönetimde yer alan bir ismin geçmişte sağlaması gerektiği güvenilirliğin sarsılmasına neden olabiliyor. Ayrıca, bu tür iddialar, partinin kimliğini ve toplumda nasıl algılandığını derinden etkileyebilir.