Ankara Büyükşehir Belediyesi’ni devraldığı günden bu yana 29 bin 500 personel ile yöneten CHP’li Mansur Yavaş, belediyeye 17 bin 500 yandaş personel alarak büyük bir kadrolaşmaya imza atmıştır. Toplam çalışan sayısını 42 bine çıkaran Yavaş, bütçe sıkıntısı nedeniyle personellere zam yapamamıştır. SGK primlerinin bile ödenemediği durumda, çeşitli etkinlikler düzenleyerek bütçe oluşturan Yavaş, şarkıcı ve grupları konserlerle ağırlamış, taşınmazları satışa çıkarmıştır.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nde ise benzer bir tablo çizilmiştir. 25 milyarlık borcu olan Ekrem İmamoğlu, belediye bütçesinden gazetecilere Roma turu yaptırmış, cami arsaları dahil yüzlerce taşınmazı yok pahasına satmıştır. Diğer CHP’li belediyeler de benzer şekilde taşınmaz satışlarına başlamış, borç sarmalından kurtulmaya çalışmıştır.
Ankara Çankaya Belediye Başkanı Hüseyin Can Güner, belediyeye ait arazileri satışa çıkarmış, genel eğilime uyarak taşınmazları satmak istemiştir. CHP’li başkanlar, belediyelerin tasarruf yapması gerektiğini savunan Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki’nin eleştirilerine maruz kalmış, ancak taşınmaz satışlarına devam etmişlerdir.
CHP’li belediye başkanları, seçim sonrası maaş ödeyemez hale gelmiş, buna rağmen kadro genişletmeye devam etmişlerdir. Devletin yükü çekmeye mecbur olmadığını belirten Bakan Özhaseki’ye teşekkür eden yazar, CHP’li başkanların geri adım atmaması gerektiğini savunmuştur. Gelecekte ne yapacakları merak konusu olan CHP’li belediyelerin 58 ay sonrasını da sorgulamak gerektiği vurgulanmıştır. Yazar, yazısını “Elleme iyi oldu” sözüyle bitirmiştir.