Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), Türkiye’de siyasi arenada kirli algı operasyonlarına devam etmekte, son olarak ‘kreş’ konusunu ele alarak Çevre Şehircilik Bakanlığı ve Milli Eğitim Bakanlığı’nı hedef göstermektedir. CHP ve ona yakın medya organları, “Çevre Şehircilik Bakanlığı ve Milli Eğitim Bakanlığı, belediyelerin kreş açmasını engelleyen bir genelge yayınladı” şeklinde bir söylem geliştirerek, halkı yanıltmaya yönelik bir kampanya yürütmektedir.
Özgür Özel, CHP’nin genel başkanı, bu konuda yaptığı açıklamada, “Bakın bugün yasakladıkları kreşlere. Bu akıl mı, bu vicdan mı? Bu siyaset mi? Biz bu hukuksuz karara direniriz. Biz bununla mücadele ederiz” ifadeleriyle durumu sanki bir yasağın varmış gibi yansıtarak, hukukun dışına çıktığını açıkça ortaya koymaktadır.
Bu olayda dikkat çekici olan, açıklanan genelgenin aslında CHP’nin kirli siyasetinin bir yansıması olmasıdır. Çevre Şehircilik Bakanlığı ve Milli Eğitim Bakanlığı’nın yayımladığı genelgede, belediyelerin açtığı kreşlerin kapsam dışında olduğu ve yalnızca MEB’in denetimindeki anaokulu ve anasınıfı gibi eğitim müfredatı uygulayan yerlerle ilgili bir düzenlemenin bulunduğu anlaşılmaktadır.
Öne çıkan bir diğer konu ise, CHP’nin MEB ile Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından kapatıldığını iddia ettiği kreşlerin aslında Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’na bağlı olarak gündüz bakım evi statüsünde hizmet vermesidir. Anaokulu ve anasınıfı ise eğitim müfredatı uygulayan, dolayısıyla Milli Eğitim Bakanlığı’nın denetimine tabi olan kurumlardır. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile Milli Eğitim Bakanlığı’nın yayınladığı genelge ise, MEB’den izin alınmadan anaokulu ve anasınıfı açılmasını kapsadığını belirtmektedir. Genelgede belediyelerin kreş açması ile ilgili herhangi bir yasak ya da engel yer almamaktadır.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile MEB’in genelgesinin amacı, okul öncesi eğitim kurumlarının (anaokulları ve anasınıfları) faaliyetlerinin 5580 sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanunu’na uygun olarak düzenlenmesi gerekliliğini vurgulamaktır. Bu kapsamda, Milli Eğitim Bakanlığı onayı olmadan eğitim faaliyetleri sürdürülmesi mümkün değildir. Öte yandan, kreşler (0-3 yaş arası çocukların bakım hizmetini sunan kurumlar) bu düzenlemenin dışındadır.
Öte yandan, genelgede belediyelerin kreş açma yetkisinin de engellenmediği görülmektedir. Anayasa Mahkemesi’nin 2005/95 esas numaralı ve 24.01.2007 tarihli kararına göre, belediyelerin yalnızca anaokulu ve anasınıfı açmalarında kısıtlamalar vardır. Zira kreşler, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 191. maddesi gereği, belediyeler tarafından açılmaya devam edilebilir. Kreşler, eğitim müfredatı uygulamazlar, sadece çocuk bakım hizmeti sunarlar ve genelge, kreşlerle ilgili bir düzenlemeyi içermemektedir.
Anayasa Mahkemesi’nin verdiği kararda ise dikkat çeken bir husus, ‘yetki’ vurgusudur. Mahkeme, belediyelerin eğitim müfredatı uygulayan anaokulu ve anasınıfı açamayacaklarına, bu görevlerin yalnızca MEB’in sorumluluğunda olduğuna hükmetmiştir. Milli eğitim hizmetleri ulusal bir hizmet olarak değerlendirilmekte ve belediyelerin faaliyette bulunmalarını engelleyen bir durum söz konusudur. Ancak kreşler, yerel ihtiyaçlar doğrultusunda belediyeler tarafından açılabilir.
