“`html
Türkiye Barolar Birliği Başkanı Erinç Sağkan, 5 Nisan Avukatlar Günü’nde önemli bir açıklamalarda bulundu. Sağkan, avukatların cübbelerinin düğmesiz oluşunu simgesel bir ifade olarak değerlendirerek, “Cübbemizin düğmesiz oluşu, hiçbir otoriteye boyun eğmeyeceğimizin; cepsiz oluşu ise hiç kimseden hiçbir makamdan menfaat beklemeyeceğimizin simgesidir.” şeklinde konuştu. Bu açıklama, avukatların bağımsızlığını ve tarafsızlığını vurgulayan bir mesaj niteliğindeydi.
Devamında, Sağkan, avukatların sadece hukukun temsilcileri olmadıklarını, aynı zamanda vicdanın da taşıyıcıları olduklarını belirtti. “Bizler, yalnızca hukukun temsilcisi değil, aynı zamanda vicdanın da taşıyıcılarıyız ve şimdiye kadar hiçbir güç bu vicdanı susturamadı, susturamayacak,” diyerek avukatların, kendi vicdanlarına ve hukuk mücadelelerine olan inançlarını dile getirdi.
Sağkan, geçmişte meydana gelen ve avukatların yaşamlarını yitirmesiyle sonuçlanan olaylara da değindi. “Ne Gümüşhane Baro Başkanımız Ali Günday’ı ne de dört ayaklı minare altında Diyarbakır Baro Başkanımız Tahir Elçi’yi katlettiklerinde sindik… Susmadık, korkmadık, biat etmedik, itaat etmedik,” diyerek, avukatların zorlu koşullar altında bile mücadelelerini sürdürebilme kararlılığını ifade etti. Bu ifadeler, avukatların dayanışma ve direniş ruhunu güçlendiren bir anımsatma niteliğindeydi.
Erinç Sağkan’ın açıklamaları, Türkiye’deki hukukun üstünlüğü ve avukatların insan hakları konusundaki sorumluluklarına ışık tutuyor. Avukatlar, yalnızca savunma yapmanın ötesinde toplumsal adaletin sağlanması noktasında da önemli bir rol üstlenmektedirler. Bu açıdan, avukatlık mesleği, demokratik düzenin temel taşlarından biri olarak kabul edilmektedir. Onlar, her türlü baskıya rağmen hukukun yanında durarak, hakları savunma noktasında cesurca mücadele etmeye devam edeceklerini belirtiyorlar.
Avukatlar Günü’nde yapılan bu tür etkinlikler, meslek gruplarının bir araya gelerek dayanışma gösterdiği, yaşanan zorlukların konuşulduğu ve çözümler üzerinde durulduğu önemli günlerdir. Her yıl kutlanan bu gün, sadece avukatların kendileri için değil, aynı zamanda hukuk sisteminin sağlıklı işlemesi adına da kritik bir anlam taşımaktadır. Bu tür kutlamalar, topluma avukatların rolünü hatırlatmakta ve hukukun üstünlüğü ilkesi çerçevesinde yapılacak olan mücadeleleri desteklemektedir.
Sonuç olarak, Erinç Sağkan’ın Avukatlar Günü’nde yaptığı bu önemli açıklamalar, avukatlık mesleğinin bağımsızlığını, adalet anlayışını ve vicdanın sesini yansıtan birer ifadedir. Türkiye Barolar Birliği Başkanı olarak, avukatların hakları ve meslek onurlarının korunması adına gösterilen çabaların sürmesi gerektiğini belirtmekte ve bu mücadelede her zaman yan yana olmanın önemine vurgu yapmaktadır.
“`
