Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanı olarak BRICS zirvesine katılmak üzere özel uçağı “CAN” ile saat 10.35’te Tataristan’a gitti. Zirve sırasında Erdoğan’ın Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile 17.00’da buluşması planlanmaktadır. Türkiye’nin NATO üyeliğinin BRICS’e katılmasını engellemeyeceğini Kremlin açıkladı. Ancak Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Sergey Ryabkov, bu yıl BRICS’e yeni üyelerin kabul edilmeyeceğini belirtti.
Erdoğan’ın BRICS zirvesine katılması Türkiye ile Rusya arasındaki ilişkilerin önemini vurgulamaktadır. İki liderin görüşmesi, bölgesel ve küresel konularda işbirliğinin artırılması ve ekonomik ilişkilerin derinleştirilmesi için bir fırsat olacaktır. Rusya’nın Türkiye’yi BRICS’e kabul etmeye sıcak baktığı, ancak yeni üyelerin bu yıl kabul edilmeyeceği Rus yetkililer tarafından belirtilmiştir.
BRICS zirvesi, Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin ve Güney Afrika’dan oluşan beş ülkenin katılımıyla gerçekleşmektedir. Ekonomik büyüme, kalkınma, ticaret, teknoloji ve sürdürülebilirlik gibi konuların ele alındığı zirve, küresel düzeyde önemli kararların alındığı bir platformdur. Türkiye’nin BRICS’e katılması, ülkenin küresel arenadaki konumunu güçlendireceği gibi ekonomik ve siyasi ilişkilerini geliştirebileceği anlamına gelmektedir.
Erdoğan’ın BRICS zirvesine katılması, Türkiye’nin dış politikasında bir değişiklik olduğunu göstermektedir. Ülkenin daha fazla çok taraflı platformda yer alması, uluslararası ilişkilerdeki çeşitliliği artıracaktır. Rusya’nın Türkiye’yi BRICS’e kabul etmeye olumlu yaklaşması, iki ülke arasındaki ilişkilerin pozitif bir seyirde olduğunu göstermektedir.
Sonuç olarak, Erdoğan’ın BRICS zirvesine katılması Türkiye’nin uluslararası ilişkilerdeki çeşitliliğini ve aktifliğini göstermektedir. Rusya’nın Türkiye’yi BRICS’e kabul etmeye olumlu yaklaşması, iki ülke arasındaki işbirliğinin derinleşmesi için bir fırsat sunmaktadır. Zirve, küresel düzeyde önemli kararların alındığı bir platform olup, Türkiye’nin bu platformda yer alması ülkenin küresel arenadaki etkinliğini artıracaktır.
