Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Devlet Denetleme Kurulu Başkanı Yunus Arıncı’nın görevden alınmasına karar verdi. Resmi Gazete’de yayımlanan karar metninde, 3 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile 5 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi gereği Yunus Arıncı’nın görevden alındığı ve boşalan başkanlık görevine Devlet Denetleme Kurulu Üyesi Salih Tanrıkulu’nun atandığı belirtildi.
Yunus Arıncı, 20 Mart 1975 tarihinde Ordu’nun Kumru ilçesinde dünyaya gelmiştir. İlk ve orta öğrenimini Kumru’da tamamlayan Arıncı, 1992 yılında Kumru İmam Hatip Lisesi’ni bitirmiştir. Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Kamu Yönetimi Bölümü’nden mezun olan Arıncı, 1997 yılında Başbakanlık Müfettiş Yardımcısı olarak göreve başlamış ve çeşitli görevlerde bulunmuştur. 13 Temmuz 2015 tarihinde Cumhurbaşkanlığı Devlet Denetleme Kurulu Başkanlığı görevine getirilmiştir.
Salih Tanrıkulu ise 1974 yılında Ankara’da doğmuştur. Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Kamu Yönetimi Bölümü’nden mezun olan Tanrıkulu, ABD’de Ekonomi alanında yüksek lisans yapmıştır. Kamu görevine 1997 yılında Başbakanlık Uzman Yardımcısı olarak başlayan Tanrıkulu, Maliye Bakanlığı’nda çeşitli görevlerde bulunmuş ve uluslararası platformlarda ülkeyi temsil etmiştir. 2015 yılından itibaren Cumhurbaşkanlığı Devlet Denetleme Kurulu Üyeliği görevini yürütmektedir. Tanrıkulu, 2017 yılından bu yana Olağanüstü Hal İşlemleri İnceleme Komisyonu Başkanlığı yapmıştır.
Yunus Arıncı’nın yerine atanmasının ardından Salih Tanrıkulu, Devlet Denetleme Kurulu Başkanı olarak görevine başlamıştır. Tanrıkulu, İngilizce ve Fransızca dillerini bilmektedir ve evli üç çocuk babasıdır.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın aldığı bu karar Türkiye’nin devlet denetleme mekanizmalarındaki değişiklikleri göstermektedir. Yunus Arıncı’nın uzun yıllar devlet hizmetinde bulunmasının ardından görevden alınması ve yerine Salih Tanrıkulu’nun atanması, devletin yönetim kadrolarındaki rotasyonun bir parçası olarak kabul edilebilir. Devlet Denetleme Kurulu Başkanı olarak atanmasıyla Tanrıkulu, önemli bir sorumluluğu üstlenmiş ve devletin denetleme süreçlerinde etkin rol oynamaya başlamıştır. Bu değişiklikler, devletin yönetim kadrolarında geniş kapsamlı bir değişim sürecinin parçası olarak görülebilir.