Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Eurovision Şarkı Yarışması’nda İsviçre’yi temsilen birinci olan LGBT’li Nemo’nun kazanmasına sosyal medya hesabından tepki gösterdi. 12 Mayıs’ta İsveç’in Malmö kentinde düzenlenen yarışmanın finalinde Nemo, “The Code” adlı şarkısıyla birinci olmuştu. Erdoğan, bu durumu küresel dayatmanın ve cinsiyetsizleştirme politikalarının bir örneği olarak gördüğünü belirtti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Eurovision Şarkı Yarışması’nın küresel dayatmanın en bariz örneği olduğunu düşünüyor. Küresel dayatmanın en belirgin olduğu alanlardan biri olarak cinsiyetsizleştirme politikalarını gösteren Erdoğan, yarışmada yer alan kişilerin özgürlük maskesi altında gençlere tuhaf örnekler sunduğunu savundu. Türkiye’nin son 12 yıldır yarışmaya katılmama kararını ise doğru bulduğunu vurguladı.
Türkiye, son 12 yıldır Eurovision Şarkı Yarışması’na katılmama kararı almıştı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu kararın haklılığını bir kez daha dile getirdi. Yarışmada yer alan kişilerin giyim, tavır ve söylemleriyle normalleşme adına olumsuz etkiler yarattığını düşünen Erdoğan, Türkiye’nin bu tür etkinliklerden uzak durmasının doğru bir karar olduğunu savundu.
Erdoğan’ın Eurovision Şarkı Yarışması hakkında yaptığı eleştiriler, sosyal medyada geniş yankı uyandırdı. Erdoğan’ın paylaşımı, cinsiyetsizleştirme politikalarına dikkat çeken ve Türkiye’nin yarışmadan uzak durma kararını destekleyen bir içeriğe sahipti. Ayrıca, Erdoğan’ın Türkiye’nin son 12 yıldır yarışmaya katılmama kararının doğru olduğunu belirtmesi, Türkiye’nin uluslararası etkinliklerdeki tutumunu gözler önüne serdi.
Erdoğan’ın Eurovision Şarkı Yarışması’na ilişkin eleştirileri, Türkiye’nin uluslararası alandaki duruşunu ve küresel dayatmalara karşı duruşunu yansıtmaktadır. Erdoğan’ın Türkiye’nin yarışmalardaki rolünü sorgulaması ve cinsiyetsizleştirme politikalarına karşı duruş sergilemesi, Türkiye’nin uluslararası alandaki konumunu güçlendirmektedir. Türkiye’nin Eurovision Şarkı Yarışması’na katılmama kararı, Erdoğan’ın liderliğindeki Türkiye’nin uluslararası ilişkilerindeki önemli bir stratejik kararı olarak değerlendirilmektedir.
