Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman bin Abdülaziz El Suud ile telefon görüşmesi gerçekleştirdi. Görüşmenin odak noktası, İsrail’in Filistin’e yönelik saldırılarıydı. İletişim Başkanlığının açıklamasına göre, görüşmede İsrail’in Filistin topraklarında gerçekleştirdiği soykırım, bölgesel ve küresel konular ele alındı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, görüşmede, özellikle Gazze’de meydana gelen insanlık dışı eylemlere karşı uluslararası toplumun İsrail’e karşı baskısını artırma gerekliliğine vurgu yaptı. Ayrıca, İsrail’in saldırılarının durdurulması ve insan hakları ihlallerinin sona erdirilmesi için kalıcı bir ateşkesin sağlanması gerektiğini belirtti ve bu konuda İslam ülkelerinin birlikte hareket etmesinin önemini vurguladı.
Görüşme, İsrail’in Filistin topraklarına yönelik uzun süredir devam eden saldırılarıyla ilgili uluslararası toplumun tepkisini artırma ve bu zulmü sonlandırma çabasıyla gerçekleşti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu tür saldırıların durdurulmasının acil olduğunu ve İsrail’i uluslararası hukuka saygı göstermeye, insan haklarına saygı duymaya çağırdı.
İsrail’in Filistin topraklarına yönelik saldırılarına ilişkin uluslararası camiadan gelen tepkiler de görüşmede ele alındı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, uluslararası toplumun İsrail’e karşı daha sert önlemler alması gerektiğini belirtti ve bu konuda Suudi Arabistan Veliaht Prensi ile görüş birliği içinde olduklarını ifade etti.
Görüşme, bölgesel barış ve istikrarın korunması açısından büyük öneme sahipti. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Suudi Arabistan Veliaht Prensi, Filistin meselesinde işbirliği yapılması gerektiğini vurgulayarak, İslam dünyasının birlik içinde olması ve bu zulme son verilmesi konusunda ortak adımlar atılması gerektiğini dile getirdiler.
Sonuç olarak, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman bin Abdülaziz El Suud arasında gerçekleşen telefon görüşmesi, İsrail’in Filistin’e yönelik saldırıları ve bölgesel konuların ele alındığı önemli bir diplomatik adım oldu. İki lider, bu zulme karşı uluslararası toplumun birlikte hareket etmesi gerektiğini vurgulayarak, bölgede barışın sağlanması ve Filistin halkının haklarının korunması için ortak çaba gösterilmesi gerektiğini ifade ettiler.