Bugünün olaylarını değerlendirirken, dikkatimi çeken önemli bir gelişme var. Dün, Donald Trump‘ın kabinesine dair açıklamaların yanında, Cumhurbaşkanı’nın A 330 uçağında çekilen bir fotoğraf dikkatimi çekti. Bu fotoğrafın içinde yer alan bazı detaylar, durumu daha da ilginç hale getiriyor.
Azerbaycan dönüşü gerçekleştirilen uçuşta, geleneksel gazeteci ekibi fotoğrafında, öncekilerden farklı olarak, masanın başında gülümseyen bir kişi görünüyordu. Üstelik bu kişi kahkaha atıyordu; bu durum beni oldukça şaşırttı, ancak aynı zamanda hoşuma gitti. Daha önceki uçuşlarda görülen ciddi yüz ifadeleri hakimken, bu seferki fotoğraf çok daha samimi bir atmosfer sunuyordu.
Kim bu kahkahalarla gülen kişi?
Bu gülümseyen kişinin kim olduğunu merak ettim ve bu kişinin Cumhurbaşkanı’nın hemen sağında oturan Hadi Özışık olduğunu öğrendim. Yeni medya dünyasının önemli isimlerinden biri olan Özışık, Kahkaha ile poz veren ilk kişiydi. Sağında ise hafif bir gülümseme ile poz veren bir başka kişi bulunuyordu. Diğer tüm katılımcılar ise Cumhurbaşkanı’nın ifadesine bağlı kalmış bir şekilde ciddi pozlar verdiler; bu da beni daha fazla düşündürdü.
Koltukların sıralanmasında kim etkili?
Bu geleneksel medyanın masasında kimin, nereye oturacağını belirleyen ve bu süreçteki kurallar gerçekten merak edilmeye değer. Acaba İletişim Müdürü Fahrettin Altun mü? Ya da bir protokol gereği kıdem durumu mu söz konusu? Yoksa, sıraya giren ilk kişi en iyi koltuğu mu kapıyor?
Benim düşünceme göre, İletişim Başkanı’nın akreditasyon sürecinden geçmeyen biri o masada yer alamazdı. Uçaktan gelen bu gülen yüz ve etrafındaki ciddiyet karşıtı havanın ardındaki sebepleri de açıkça görebilmek için çeşitli kulis bilgilerini incelemek gerekiyor.
Hadi Özışık ve kahkahalı anların altında yatan hikaye
A330’un mürettebatından gelen bu karenin arkasında yatan hikayeyi merak ettim. Özellikle, fotoğraf karesi çekilmeden kısa bir süre önce, Cumhurbaşkanı’nın baştaki koltuğuna oturmasıyla bir diyalog gelişti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Hacı Yakışıklı’ya sigara içip içmediğini sordu ve ardından gülümseyerek, sigara paketini çöpe atması gerektiğini belirtti. Bu esprili diyalog, sanki ortamda bir rahatlama sağladı ve o an gülümsemelere vesile oldu.
Aliyev ile görüşmenin arka planı
Azerbaycan’dan dönüşte bu kadar keyifli bir hava olmasını sağlayan unsurlardan biri de, belki de Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, Azerbaycan Cumhurbaşkanı Aliyev ile olan gerginliğin giderilmiş olmasıdır. Geçmişte yaşanan olayların ardından, iki liderin ilişkilerinde yeniden bir ısı sağlanmış olabilir.
Gazeteciler neden ciddiyeti korudu?
Bununla birlikte, diğer gazetecilerin ciddi ifadelerle oturmasının sebebi de merak uyandırıcı. Uçaktaki gülümsemenin tam aksi veya bir tür “kurumsal ciddiyet” anlayışına dönüşmesi araştırmalı. Hadi Özışık’ın, geçmiş
