Dışişleri Bakanlığı’nda gerçekleştirilen 3+3 formatındaki toplantıda, iki ülkenin Dışişleri Bakanlarının yanı sıra Türkiye’nin Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Başkanı İbrahim Kalın ve Ürdün’ün Genel Kurmay Başkanı Tümgeneral Yusuf el-Huneyti ile İstihbarat Teşkilatı Başkanı Tümgeneral Ahmed Hüsni de yer aldı. Bu görüşmenin ana gündem maddeleri arasında İsrail’in bölgedeki askeri saldırıları, Gazze’deki insanlık durumu, savunma sanayii üzerindeki ikili ilişkiler ve Suriye’deki güncel durum yer aldı. Özellikle, Suriye’de DEAŞ, PKK gibi terör örgütleriyle mücadele konusuna özel bir vurgu yapıldı. Toplantının ardından, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ile Ürdün Dışişleri Bakanı Safedi ortak bir basın toplantısı düzenleyerek, yürütülen görüşmeler hakkında bilgi aktardılar. Fidan ayrıca, Irak dahil Suriye’ye komşu ülkelerle belli toplantıların yapılacağını da ifade etti.
Hakan Fidan, bölge için önemli bir tehdit oluşturan DEAŞ hakkında yaptığı açıklamada, bu terör örgütünün İslam toplulukları için büyük bir “zehir” olduğunu belirtti. Fidan, “DEAŞ, dinimizi kullanarak sınırsız şiddet uygulamakta ve vahşice insanları öldürmektedir. Bu tür eylemler, toplumlar ve devletler üzerinde kaos ve istikrarsızlık oluşturmayı amaçlamaktadır. Bu duruma sessiz kalmak kesinlikle söz konusu olamaz” diye vurguladı. Ayrıca, Suriye’deki şartların değiştiğine dikkat çekerek, Suriye’deki terör örgütü PKK/YPG’nin varlığıyla mücadelede önemli adımlar atılacağını ifade etti. ABD ve bazı Avrupa ülkelerinin, PKK/YPG’ye karşı duyduğu onayı “DEAŞ’la mücadele” ifadesiyle örtmeye çalıştıklarını belirten Fidan, Batılı ülkeleri bu konuda uyardı. “Eğer emelleriniz farklıysa, DEAŞ’ı bahane ederek PKK’yı güçlendirmeyi istemek yanlıştır, buna geçit yok” şeklinde konuştu.
Ürdün Dışişleri Bakanı Safedi de, Suriye’deki Kürtlerin yeni bir yapıda eşit olarak yer almasını arzuladıklarını ifade etti. Safedi, “PKK, Suriye’deki Kürtleri temsil etmiyor. Türkiye’nin güvenliğini tehdit eden her durum, bölgenin genel güvenliğini de tehdit eder” şeklinde bir açıklamada bulundu. Bu, Türkiye’nin ulusal güvenliğini koruma çabasının altında yatan daha geniş bir perspektifi işaret ediyor; çünkü sadece Türkiye’yi değil, iç içe geçmiş sorunları barındıran Orta Doğu bölgesini de etkileyen bir durumla karşı karşıya kalınmaktadır.
Sonuç olarak, bu toplantıda ele alınan konular, Suriye’deki karmaşık durumu ve terör örgütleriyle ilgili uluslararası işbirliği ihtiyacını açıkça ortaya koymaktadır. Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın ve Ürdün Dışişleri Bakanı Safedi’nin açıklamaları, bölgedeki istikrarın sağlanması ve ortak güvenlik endişelerinin giderilmesi konusunda önemli bir dayanışmanın gerektiğini göstermektedir. Gelecek dönemde Suriye’ye komşu ülkeler ile yapılacak görüşmelerin, bu karmaşık durumun çözümüne yönelik yeni fırsatlar sunacağı umulmaktadır.
