Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) lideri Devlet Bahçeli, yeni süreçle ilgili olarak “Bu son fırsat penceresi” vurgusunu yapmaktadır. Bu bağlamda, Türkiye’deki devletin üst düzey güvenlik birimlerinden DEM Parti heyetine hassas olunması gerektiği konusunda uyarılar geldi. DEM Parti heyeti, gerçekleştireceği İmralı ziyaretine yönelik hazırlıklar yaparken, güvenlik birimleri heyet üyelerine önemli açıklamalarla ve gerekirse kamuoyu tepkisi yaratabilecek durumları göz önünde bulundurarak hareket etmelerini önerdi. Bu bağlamda, “Bu tarihi bir sorumluluk”, “Sonuna kadar süreci götürmeniz lazım” gibi ifadelerle, sürecin dikkatle yürütülmesi gerektiğinin altı çizilmiştir.
DEM heyeti ve güvenlik birimleri arasındaki iletişim sürekli devam ederken, özellikle Sırrı Süreyya Önder’in İmralı ziyaretinin getirebilecekleri ve siyasi partilere yapılan ziyaretlerle elde edilen çıktılar değerlendirildi. Ancak, gerek devletin güvenliği gerekse terörist başı Abdullah Öcalan’la ilgili bazı güvensizlikler de bulunmaktadır. Devletin endişesi, Öcalan’ın yapacağı açıklamalardaki bazı ifadelerin örgüt tarafından kötüye kullanılabileceğidir. Bu nedenle, özellikle silah bırakma çağrısı yapılırken metin üzerinde ilgili devlet birimleri titiz bir çalışma yürütmeyi planlamaktadır.
“SOMUT TALEPLER OLABİLİR”
DEM’in İmralı ziyaretinde istihbarat görevlileri de detaylı bir tutanak tutmaktadır. İlk ziyarette, Öcalan kendisiyle ilgili somut bir talepte bulunmazken, ikinci görüşmede bazı taleplerin gündeme gelebileceği belirtilmiştir. Ancak bu taleplerin anayasa değişikliği şeklinde değil, terör tanımının değiştirilmesi, hasta mahkumlarla ilgili adımlar, kayyım düzenlemesi gibi ikincil düzenlemelerle ilgili olabileceği ifade edilmektedir. DEM Parti’nin siyasi partilere yaptığı ziyaretlerde, bu konularla ilgili üstü kapalı taleplerin olabileceği öğrenilmiştir.
BEBEK KATİLİ ÖCALAN İÇİN EV HAPSİ GÜNDEMDE
Öcalan’ın, kendisiyle ilgili bir af talep etmemesi beklenirken, İmralı koşullarının ev hapsi şartlarına dönüştürülmesi ve adada ev hapsi uygulamasının gündeme gelebileceği belirtilmektedir. Öcalan’ın, yapacağı silah bırakma ve örgütün tasfiyesi çağrısının etkili olacağından emin olduğu ve bu konularda “Ben bu konuda ehil ve kararlıyım” şeklindeki ifadelere yer verildiği öğrenilmiştir. Öcalan, Avrupa, Suriye ve Kandil olmak üzere üç ayrı çağrıda bulunacağı ifade edilirken, Türkiye içinde de DEM Parti’ye yönelik bir çağrı yapması beklenmektedir. Bu durum, Öcalan’ın silah bırakma ve örgütün lağvedilmesi konusundaki muhataplarının artmasına yol açacaktır.
“MASA KURULMAYACAK, PAZARLIK OLMAYACAK”
Bu arada, ikinci İmralı ziyaretinin ardından gelebilecek somut bir çağrı durumunda 2015’teki çözüm sürecinde olduğu gibi bir pazarlık masası kurulmayacağı netleştirilmiştir. Ancak yasal anlamda bir gelişme sağlanırsa, Meclis zemininde tüm siyasi partilerle bu konuların değerlendirileceği bildirilmektedir. Cumhurbaşkanı Erdoğan, üst düzey güvenlik birimleriyle gerçekleştirdiği değerlendirme toplantılarında “Örgütle hiçbir konuda pazarlık yapılmayacak. Muhatap alınmayacaklar” ifadesini kullanarak, bu hususta kesin bir duruş sergilemiştir.
ERDOĞAN: “ŞEHİT AİLELERİNİ İNCİTMEYİZ”
Öte yandan, Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) yönetici kurulunun (MYK) geçtiğimiz günlerde yaptığı toplantının önemli gündem maddelerinden biri “Terörsüz Türkiye” süreci olmuştur. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye içerisinde