Cenaze töreni, Türk iş dünyasının önde gelen isimlerini bir araya getiren önemli bir etkinlik olarak gerçekleşti. Törene katılanlar arasında Demirören Holding Yönetim Kurulu Başkanı Yıldırım Demirören, Demirören Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Meltem Demirören ve diğer yönetim kurulu üyeleri Sinan Oktay, Erdoğan Demirören ve Cemal Demirören yer aldı. Ayrıca, Margaux Oktay da törende hazır bulunarak aileye destek verdi.
Törenin organize edildiği cami, katılımcılara, yakınlarına ve cenaze sahiplerine taziyelerini iletme imkânı sundu. Bu esnada, Demirören Medya TV Grup Başkanı Murat Yancı da törende yer alarak kendisine ve aileye moral verme çabasında bulundu. Taziyelerin kabul edildiği camide, demirören ve çini ailesinin yakınları, dostları ve iş arkadaşları kendilerine hitap ederken, yas dolu bir atmosfer hâkimdi.
Cenaze namazı, ikindi vaktinde düzenlendi ve kalabalık bir katılımla kılındı. Namazın ardından, merhum Tanfer’in cenazesi, Zincirlikuyu Mezarlığı’ndaki aile kabristanlığına defnedildi. Bu süreçte, aile üyeleri ve arkadaşları, Tanfer’in anısını yaşatmak için dualar ederek ve gözyaşları dökerek ona veda ettiler.
Cenaze merasimi, sadece Tanfer için değil, aynı zamanda bir araya gelen herkes için duygusal bir anma fırsatı oldu. Aile bireyleri, dostları ve iş ortakları, Tanfer’in hayatını ve geride bıraktığı izleri hatırlayarak, anılarını paylaştılar. Birlikte geçirdikleri zamanların kıymetini bir kez daha vurgularken, her bir katılımcı Tanfer’in hayatına dair anılarını birbirleriyle paylaştı.
Tören sırasında, Demirören ailesinin toplumda sahip olduğu yer ve önem, katılımcılar tarafından sıkça dile getirildi. Aile, iş dünyasında etkin bir rol oynamanın yanı sıra, sosyal sorumluluk projelerine de destek vererek topluma faydalı olma çabası içerisinde olduklarını ifade ettiler. Bu nedenle, cenaze töreni, yalnızca kaybın yas tutulması değil, aynı zamanda Tanfer’in iş ve sosyal yaşamındaki katkılarının hatırlanması bakımından da önemli bir fırsat sundu.
Cenaze, toplumsal hafızada yer bulacak birçok hikâyeyi de beraberinde getirdi. Ailelerin ve dostların bir araya geldiği bu tür etkinlikler, insanlar arasındaki bağlantıları güçlendirirken, kaybedilenlerin anısının yaşatılmasına vesile oldu. Katılımcılar, Tanfer’in iş etiğine, hayata dair bakış açısına ve insanlara olan sevgi dolu tutumuna vurgu yaparak, onun nasıl bir insan olduğunu anlatmaya çalıştılar.
Sonuç olarak, Tanfer’in cenazesi, birçok değerli insanı bir araya getirmesi ve hüzünlü bir atmosfer oluşturarak sağlık ve mutluluk dolu anıların paylaşıldığı bir etkinlik oldu. Herkes, Tanfer’in yaşamına yaptıkları katkıları hatırlarken, onun ruhunu yaşatmaya kararlılıklarını bir kez daha dile getirdiler. Bu tür cenaze merasimleri, yaşamın geçiciliğini bir kez daha hatırlatırken, geride kalanlara da sevdiklerinin hatırasını yaşatmanın ve onlara olan özlemin nasıl önemli olduğunu yeniden gösterdi.
Bu vesileyle, cenaze töreninin duygusal yanı, katılımcılara ve merhumun ailesine, birbirlerine destek olmanın ve dayanışmanın ne kadar önemli olduğunu bir kez daha hatırlattı. Tanfer’in hayatı kadar yaptığı işler de toplumda kalıcı bir etki bıraktı ve bu etkinin, cenaze töreninde saygıyla anılması da dikkatlerden kaçmadı. Gelecekte, Tanfer’in anısının yaşamaya devam edeceği ve onun mirasının birçok insana ilham vereceği düşünüldü.
